| Bay Monk,Eğer yürürsek fiskiyeyi kafamızdan atabiliriz | Open Subtitles | السيد مونك ، اذا مشينا الان لن نفكر بالنافورة | 
| Gidip Daniel'i alsak iyi olur. Eğer yürürsek, kapanmış dava pizzasının kalorilerini de yakabilirsin. | Open Subtitles | إن مشينا , فسيمكنكِ التخلّص من بعض السعرات الحرارية لبيتزا القضيّة المحلولة | 
| Hayır. yürürsek yetişiriz. | Open Subtitles | لا . نحن بخير سوف نصل بالوقت بالمناسب لو مشينا | 
| Ama aydınlığa yürürsek, ki aydınlatan O'dur o zaman bir başkasıyla kardeş olabiliriz. | Open Subtitles | و أنه إن مشينا بطريق النور و الرب هو من نور عندها نكون مرتبطين واحدنا بالأخر | 
| Dizlerimizin üstünde yürürsek durduramayız. | Open Subtitles | إذا مشينا على ركبتينا لايمكننا وقفها | 
| Eğer beraber yürürsek bizim bir bütün olduğumuzu sanacak. | Open Subtitles | إذا مشينا مع بعض ستعتقد أننا مجموعة | 
| Salonda yalnız yürürsek biraz garip kaçar gibime geliyor. | Open Subtitles | سيكون غريباً إذا مشينا في الممر لوحدنا | 
| Tüm gece yürürsek, sabaha orada olabiliriz sonra da geri dönüp Zedd'i izleriz. | Open Subtitles | إن مشينا طوال الليل، سنتمكن من الوصول بالصباح وبعدها نتوجه بالعودة مباشرةً واللحاق بـ(زيد) | 
| - Birlikte yürürsek bir işe yaramaz. | Open Subtitles | لن تنجح لو مشينا سوياً |