| Ipsos MORI son yıllarda bu anketlerini dünya çapında genişletti. | TED | وسعت إيبسوس موري المسح في السنوات الأخيرة ليكون حول العالم. |
| Geçen tüm şu yıllarda, bir toplum içinde yaşıyormuşum, haberim yok. | Open Subtitles | كل تلك السنوات كنت أعيش داخل مجتمع، لم تكن لدي فكرة |
| Bir şeyler sezmeye başlamıştık ki sonraki yıllarda daha net algıladık. | Open Subtitles | وكنا مكسوري الخاطر بدأنا إدراك شيء فهمناه بوضوح في السنوات اللاحقة |
| Bazı yıllarda Teksas'ta yaklaşık 40 kişiyi infaz ettik ve bu sayı geçtiğimiz 15 yıl içerisinde önemli bir düşüş göstermedi. | TED | في بعض السنين في تكساس، قمنا بإعدام مايزيد عن 40 شخص، وهذا العدد لم يتناقص بصورة واضحة خلال ال15 عام المنصرمة |
| Son yıllarda bir sağlık merkezine dönüştürülmüş, şiddetle tavsiye ediliyor! | Open Subtitles | فى السنوات الأخيرة, يُعتبر منتجع نقاهة عظيم يوصى به بشدة |
| Dostum, yanlış anlama, ama son yıllarda çok dandik filmler yaptın. | Open Subtitles | يارجل، بدون مخالفة، لكنك جعلت بعض الكريهين في السنوات القليلة الماضية |
| Tanıştığımızdan beri özellikle son yıllarda bana hep hayat yaşamaya değer, derdin. | Open Subtitles | منذ أن التقينا، وفي السنوات الأخيرة على وجه التحديد، ما فتئت تخبرني، |
| Son yıllarda, Kuran'ın yakıldığı ya da sayısızlık yapıldığı birçok olay yaşanmıştır. | Open Subtitles | في السنوات الأخيرة كان هناك حالات عديدة حيث حُرق القرآن أَو دُنّس |
| Ülkesinden kaçtı ve son yıllarda çok nadiren halkın karşısına çıktı. | Open Subtitles | رحل عن البلاد وظهوره للعامة كان نادراً للغاية في السنوات الأخيرة |
| Önümüzdeki ay ve yıllarda böyle işler daha çok olacak. | Open Subtitles | سيكون ثمة المزيد من ذلك في الاشهر و السنوات المقبلة |
| Kaçınız geçtiğimiz yıllarda kendini Orta Doğu sorunu hakkında kaygı duyarken buldu ve ne yapılabilir diye merak ederken? | TED | من منكم في السنوات الاخيرة وجد نفسه قلقاً حقاً حيال الشرق الاوسط وفكر في مقاربة للحل ؟ |
| O yıllarda çok başarılıydım. | TED | وكنت ناجحًا بالجمع في السنوات الأولى للمشروع. |
| Geçen son yıllarda, gerçekten düşünmek için fazla zamanım olmadı. | TED | على مدى السنوات الماضية لم يكن لدي الوقت لكي افكر كثيراً .. |
| Ve asıl trajedi ise şuydu: kayıtlara göre hasta önceki yıllarda dört ya da beş farklı sağlık kurumunda muayene edilmişti. | TED | وكانت المصيبة الحقيقية عندما نظرنا إلى سجلاتها, فقد تم الكشف عليها في أربعة أو خمسة مؤسسات طبية أخرى خلال السنوات السابقة. |
| Son yıllarda daha güçlü kripto yapmak için kuantum etkisini kullanmayı inceleyen artan miktarda araştırmalar bulunmaktadır. | TED | هناك هياكل بحثية تُبنى خلال السنوات الأخيرة تستكشف قدرة استعمال التأثيرات الكمية لجعل التشفير أقوى. |
| Onlarla görüştüğüm tüm o yıllarda, bana en beter günlerimizden daha fazlası olduğumuzu öğrettiler. | TED | بعد كل السنين التي قضيتها أتحدث إليهم، علموني أنهم ليسوا أكبر مشاكلنا. |
| Adımlarında oldukça dikkatli, çünkü geçtiğimiz yıllarda birkaç düşüşü arkadaşlarından artık utanmasına sebep oldu. | TED | إنه حذر جداً في خطواته، إذ أن حوادث سقوط متعددة عبر السنين سببت له إحراجاً بين أصدقائه. |
| Asya tipi koleranın kaynağından dışarı yayılma eğiliminde... son yıllarda önemli artış görüldü. | Open Subtitles | لسنوات عديدة أظهرت الكوليرا الاسيوية امكانية ملحوظة للانتشار خارج مصدرها |
| Johnny geçtiğimiz yıllarda sana adam gibi kardeşlik yapamadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | انت , جوني؟ أنا اسف كوني كنتُ اخاً سيئاً للسنوات الماضية |
| Birçok erkek, özellikle de ilk yıllarda bunu yapardı. | Open Subtitles | معظم الرجال كانوا سيفعلون خاصّة في السّنوات المبكّرة |
| Son yıllarda, dükkan-sınıf uygulamasını destekleyen maddi kaynaklar tamamen kesilmiş bulunuyor. | TED | و في العقود الأخيرة, الكثير من التمويلات للدروس الحرفية اختفت تماما. |
| Çağdaş aşkla ilgili bu gözlem ışığında gelecek yıllarda sevgiyi, aşkı nasıl düşünebiliriz? | TED | وفي ضوء هذه الرؤية للحب المُعاصر كيف ستكون نظرتنا للحب في الأعوام القادمة؟ |
| Peki benden önceki yıllarda doğan büyük kardeşlerimi hiç gördün mü? | Open Subtitles | وهل لم تعرف قط أخوتى الكبار المولودين قبلى بسنوات ؟ |
| O yıllarda ya yeni bir ülke vardı... ya da öğrenecek yeni bir dil böylece... | Open Subtitles | كل بضع سنوات, كنا في بلاد جديدة... أو كان هناك لغة جديدة لنتعلّمها.. |
| Ben kazandığım her senti hak ettim, ve toplum hizmetinde geçirdiğim yıllarda adaleti asla engellemedim. | Open Subtitles | جنيت كل سنت وفي كل سنواتي من الحياة العامة لم أعرقل العدالة أبداً |
| Kara delikleri çalıştığım yıllarda en umulmadık keşiflerden bir tanesi kara deliğin mükemmel bir şekilde kara olamayacağıydı. | Open Subtitles | خلال سنوات دراستى للثقوب السوداء أحد أقل الأكتشافات توقعاً كان أن الثقب الأسود لا يمكن أن يكون أسود تماماً |
| Baskın olacağı noktaya yöneliyor tam ortada - önceki yıllarda zaptetmişti burayı. | Open Subtitles | توجه للمنطقة المهيمنة التي كان يشغلها خلال العام السابق في المنتصف تماما |
| - Zenginlik tecrübelerde genç bayan,zenginlik geçen yıllarda | Open Subtitles | ثرى فى الخبره , مدموزيل ثرى بالسنوات ,وازيد فى الثراء تلك اللحظه |
| Bu inanıyorum ki önümüzdeki yıllarda politikaları etkileyecek. | TED | سيقوم هذا بالتأثير على السياسة، كما أعتقد في سنوات لاحقة. |
| İyi olduğu yıllarda bile çalışamıyordu. | Open Subtitles | حتى في العام الذي كانت صحته جيدة لم يمكنه العمل |