| Ayrıca, Aaron Brown'ın sağ ön deltoidinde polislerin kolları arkasında yere atmasından kaynaklanan yırtıklar vardı. | Open Subtitles | بالاضافه , ان ارون براون لديه تمزق كامل فى العضله الداليه نتيجه القاء الشرطه له على الارض |
| Sarsıntıyla birlikte dikey yırtıklar da oluşur. | Open Subtitles | لوُجود تمزق عمودي مُصاحباً للإرتجاج |
| Tendonda mikro yırtıklar var. Büyük ihtimalle kolun devamlı aynı hareketi yapması sonucu oluşmuş. | Open Subtitles | تمزقات دقيقة في الأرباطة ربما بسبب الإستخدام المتكرر للذراع |
| Bu kaydı dinlediğimde edindiğim izlenime göre, ayı büyük ihtimal onu bir an bıraktı, kafasından tutmuştu ve bıraktı ki kafasında büyük yırtıklar buldum. | Open Subtitles | شعوري وأنا أمرر الشريط, أنه في الوقت الذي أرخى الدب رأسه, في المكان الذي وجدت فيه تمزقات, |
| Sinekliğinizdeki yırtıklar, dairenize girmeye çalıştığını düşündürdü. | Open Subtitles | هذه التمزقات في ستائرك تجعلنا نعتقد أنها حاولت الدخول إلى شقتك |
| yırtıklar, kopan uzuvlar, ağır iç travma. | Open Subtitles | التمزقات ، الخدوش الجروح الداخلية الكبيرة |
| -Ayrıca yüz bölgesinde yırtıklar. | Open Subtitles | وأيضا مهشمه ووجود تمزق بالوجه |
| Omur iliğinde derin yırtıklar var. | Open Subtitles | مع تمزق حاد في الحبل الشوكي |
| Omur iliğinde derin yırtıklar var. | Open Subtitles | مع تمزق حاد في الحبل الشوكي |
| Ana damarlarında ufak yırtıklar var. | Open Subtitles | تمزق صغير في الأوعية الكبرى |
| Boyunda ciddi yırtıklar var. Birisi bana bir doktor bulsun! | Open Subtitles | حالة تمزقات حادة في العنق ليأتيني أحد بمسعف |
| Büzgen kasda hafif hasar, makat etrafında yırtıklar... | Open Subtitles | تضرر طفيف بمنطقة العاصرة ...تمزقات حول فتحة الشرج |
| Aralarda yırtıklar, boşluklar var. | Open Subtitles | هناك تمزقات بها، وفجوات |
| yırtıklar ve ayrılmalar her yerde olabilir. | Open Subtitles | التمزقات والشقوق تكون شىء عادى. |
| Buradaki yırtıklar, bunun şekliyle aynı. | Open Subtitles | هذه التمزقات بنفس مكان هذا الشيء |
| yırtıklar yaklaşık 8 santim uzunluğunda. | Open Subtitles | التمزقات قطرها حوالى 3 انشات |