| Gitmem gerek. Evle ilgili şu yaşlı bayanı görmeliyim. | Open Subtitles | عليّ الذهاب ورؤية هذه السيدة العجوز في بيتها. |
| O psikopatı yetiştirmesine rağmen yaşlı bayanı korudunuz. | Open Subtitles | حَميتَ كلياً تلك السيدة العجوز في سيارتِها، على الرغم من أنها ربت نفسية. |
| Tek yaptığım yaşlı bayanı Meksikalılar hakkında uyarmaktı. | Open Subtitles | ما أفعله هو أنني أحذر السيدة العجوز من المكسيكين |
| Bugün şu harikulade yaşlı bayanı aldım. | Open Subtitles | لقد استحسنت السيدة الكبيرة الأنيقة جدا اليوم |
| Bu yaşlı bayanı becermeyeceksindir umarım. | Open Subtitles | انت لا تفكر بمضاجعة هذه السيدة الكبيرة |
| Ve yaşlı bayanı kurtardım ve tabi kedicikleri de. | Open Subtitles | والعزيمة على , إنقاذ السيدة العجوز والقطه , |
| O çılgın, yaşlı bayanı kandıracağız. | Open Subtitles | سوف نخدع السيدة العجوز |
| Birisi yaşlı bayanı soyup öldürmüş. | Open Subtitles | أحدهم سرق و قتل السيدة العجوز |
| Yanlış yaşlı bayanı seçti. | Open Subtitles | لقد اختار السيدة العجوز الخطأ |
| Dion'ı ve o yaşlı bayanı vurduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | أقصد أننا نعرف أنكَ قتلت (ديون) و تلك السيدة العجوز اللطيفة |