"yakacak" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيحرق
        
    • الحطب
        
    • يحرق
        
    • ستحرق
        
    • ستحرقك
        
    • لحرق
        
    • سيشعل
        
    • سيؤلم
        
    • بحرقها
        
    • لحرقه
        
    • لحرقها
        
    • يحرقنا
        
    • سوف توخزك
        
    • سيحرقكم
        
    • سيؤذي
        
    Hepsini öldürecek, baştan aşağı yakacak başkalarına örnek olsun diye. Open Subtitles -سيقتلهم جميعًا سيحرق القرية بأكملها كي يجعل منهم عبرة للآخرين
    Seni öldürüp cesedini bu fırında yakacak. Open Subtitles فهو سوف يقتلك, وبعدها سيحرق جثتك فى هذا الفرن
    Gece burada kamp kuracağız. Sadece su ve yakacak odun bulmamız gerek. Open Subtitles سننصب مخيّماً لهذه الليلة علينا إيجاد الماء فقط، و جمع بعض الحطب
    Ciğerlerine gittiğinde cehennem gibi yakacak, ama bilincini hemen kaybetmeyecek. Open Subtitles سوف يحرق كالجحيم عندما يصل إلى رئتيه ولكنه لن يفقد الوعي على الفور
    Bu devam ederse, devreleri patlayan bir yıldız gibi kendini yakacak. Open Subtitles ‏ وإذا استمر ذلك... ‏ دوائره ستحرق نفسها ذاتيا...
    Başta biraz yakacak sadece bir kaç saniyeliğine. Open Subtitles ستحرقك هذه قليلاً في البداية لبضعِ ثوانٍ فقط
    Küçülen bulut gitgide daha hızlı döner ve ısınır ve nihayetinde özündeki hidrojeni yakacak kadar sıcak hale gelir. TED وتدور الغيمة المتضائلة الحجم بسرعة متزايدة، وترتفع نسبة الحرارة فيها، حتى تُصبح حارةً بما يكفي لحرق الهديروجين في نواتها.
    Cumhurbaşkanı saat onda şehitler anıtında meşaleyi yakacak. Open Subtitles الرئيس سيشعل الشعلة في الواحدة
    Şimdi iyi bir kız ol ve sakin dur. Bu çok canını yakacak. Open Subtitles كونى فتاة طيبة, وإتزنى هذا فقط , سيؤلم كثيراً
    Kişinin sunağı kuşsa rahip, kuşun başını ayıracak, kanatlarını koparacak ve sunağın üzerinde yakacak. Open Subtitles اذا تقدّمت حمامة للتضحِية يجب على الكاهن أن يفصل رأسها وأن يقتلع جناحيها وأن يقوم بحرقها على المذبح
    9000 devirin üstüne çıkma. Bu velet 200 metre sonra pistonları yakacak. Open Subtitles حاولي عدم الوصول إلى السرعة القصوى، سيحرق الفتى مكابسه بعد أول 200 متر
    Konuşmazsan sen hala içindeyken burayı yakacak. Open Subtitles إذا لم تتحدث سيحرق المكان وأنت بداخله
    - Eminim yakacak toplanmasına minnettar olacaktır. - Sağ ol. Open Subtitles أنا متأكد أنه سيُقدّر المساعدة على جمع الحطب, شكرًا لك.
    Ablam ve ben sabah saat 5'ten sonra yakacak odun aramaya giderdik ve geceyarısından sonra dönerdik. TED كنت أذهب و أختي للبحث عن الحطب ونبدأ من الساعة الخامسة صباحاً و نعود بعد منتصف الليل
    Ordu tüm bu bölgeyi ve içindeki her şeyi yakacak. Open Subtitles سوف يحرق الجيش المنطقة بأكملها وكل شيء بداخلها
    Roma'yı kömür gibi yakacak bir ateş yakıyoruz. Open Subtitles نحن إضاءة الحريق الذي سوف يحرق روما إلى الرماد.
    Fakat, akılsız güneş karanlığı başından atacak, gölgelerle birlikte sonunda kendini de yakacak! Open Subtitles لكن جهل الشمس ستلاحق الظلام و تحرق الضلال... في الأخير ستحرق نفسها...
    Bu şeyler bizi diri diri yakacak. Open Subtitles إنَّ الأنابيب ستحرقك حياً
    Ev yapımı tümleşik halkalar yapmak için yarı iletken seramik tabakalarımı yakacak bir yere ihtiyacım vardı. Open Subtitles كنت أريد مكانا لحرق المواد الخام لشبه موصل خزفي لأجل الدوائر المتكاملة منزلية الصنع
    Ateşleri kim yakacak? Open Subtitles من سيشعل النار؟
    Ciğerlerini ters düz edecek ve gerçekten de canını çok yakacak. Open Subtitles سيقوم بصهر الرئتين داخل الجسد و سيؤلم بشكل سيء
    Bir gün birileri onu yakacak. Open Subtitles يوم ما سيقوم شخص ما بحرقها
    yakacak bir yer bulalım. Bunları aldım. Open Subtitles سنجد مكاناً لحرقه سأتولى الباقي
    yakacak parası olabilir ama bu on binler değil on milyonlar. Open Subtitles قد يكون لديه نقود لحرقها ولكن الأمر ليس كذلك هنا عشرة الالاف ، بل إنّها عشرات الملايين
    Ama bu cehennemde beraberiz, ve alevler ikimizi birlikte eşit derecede yakacak, bebeğim, bu yüzden yapabileceğin en azından arkadaşım olmak, birazcık. Open Subtitles لكننا في هذا الجحيم معًا واللهب يحرقنا معًا بالضراوة نفسها يا حبيبي، فأقل ما يمكنك فعله
    Soluk bir at hepinizi yakacak bir alev. Open Subtitles حصان خشبيّ، لهيب سيحرقكم أجمعين.
    Sevdiğim kişilerin canını yakacak yalanlar söylemem. Open Subtitles حتى ولو لم أقل الأكاذيب فإن ذلك سيؤذي من أحبهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more