| Onları 5 dakika içinde yakalayacağız. Merak etme, sorun çıkmayacak. | Open Subtitles | سنمسك بهم في خمس دقائق لا تقلق, لن يحدث شيء |
| Birazcık ayak işi ve biz bu adamı bir haftaya yakalayacağız, size söz veriyorum. | Open Subtitles | بقليل من الجهد سنمسك بالرجل خلال أسبوع أعدك |
| Aradığımız bağlantı olabilir. Eğer öyleyse onu yakalayacağız. | Open Subtitles | إنه هو الدليل الذي كنّا نبحث عنه فإن كان هو المذنب , سنقبض عليه |
| O kadar da kötü değil. Eninde sonunda onları yakalayacağız. | Open Subtitles | انة ليس بهذا السوء سوف نقبض عليهم على اية حال |
| Bu gibi şeylere de ihtiyacım yok. Telefonda yakalayacağız ya da hiç yakalamayacağız. | Open Subtitles | لا أحتاج إلى ذلك، إما أن نمسك به عبر المراقبة الصوتية أو لا |
| Onu yakalayacağız ama bu şekilde olmaz! | Open Subtitles | سننال منه سننال منه، لكن ليس بهذه الطريقة |
| Eğer onun kim olduğunu bilemiyosak kimiz ki onu öldüreni yakalayacağız? | Open Subtitles | إذاً كيف سيكون بإمكاننا ان نلقي القبض على الشخص الذي قتلها؟ |
| O hayvanları hazırlıksız yakalayacağız. Seni evden arayacaktım. | Open Subtitles | سنمسك بأولئك الحيوانات و هم في غفلة ,سأتصل بك في المنزل |
| O lanet olası herifi mutlaka yakalayacağız. | Open Subtitles | نحن سنمسك هذا ابن الساقطة عاجلاً ام اجلاً |
| O pislik arkamızdan dolaşmaya çalışıyor. Onu yakalayacağız. | Open Subtitles | إذا حاول ابن العاهرة الالتفاف علينا ، سنمسك به. |
| Dışarı çıkınca yakalayacağız. Anlattığım gibi, tamam mı? | Open Subtitles | سنقبض علية عندما يخرج من هناك تماماً كما أخبرتك , هل تذكر ؟ |
| Eğer Cheng o tesisteyse, parçayla beraber onu da yakalayacağız. | Open Subtitles | .. اذا كان "تشينج" بتلك المنشأة سنقبض عليه وسنعيد القطعة |
| Bu akşam, Kira'yı yakalayacağız; ama yardımınıza ihtiyacımız var. | Open Subtitles | الليلة، سنقبض على كيرا ولكننا بحاجة لمساعدتك |
| O gözü dönmüş manyağı yakalayacağız. | Open Subtitles | سوف نقبض على هذا المجنون المصاب بالهذيان |
| Size bunu yapmalarına izin vermeyin. Onları yakalayacağız, Başçavuşum. | Open Subtitles | لا تسمح لهم بالتمكن منك، ايها الرقيب سوف نقبض عليهم |
| Sen ateş etmeye başladığında biz de onu arkasından yakalayacağız. | Open Subtitles | سوف تدخل وأنت تطلق النار وسوف نمسك به من الخلف |
| Mermi harcamayı kesin. İvintiye gidip orada yakalayacağız onları. | Open Subtitles | . توقفوا عن إهدار الرصاص سننتظرهم عند منحدر النهر و نمسك بهم عندما يأتون |
| - Hayır, onu yakalayacağız ama bu şekilde değil. Aklımızı kullanmalıyız. | Open Subtitles | لا، سننال منه، لكن ليس بهذه الطريقة علينا التصرّف بفطنة |
| Hepsini yakalayacağız. Ama başlangıç için sen de idare edersin. | Open Subtitles | سننال منهم أجمعين، لكن كبداية، فإنّك تفي بالغرض. |
| Oğlunuza söyleyin, onu yakalayacağız, her zaman olduğu gibi. | Open Subtitles | أخبري ابنك أننا سنلقي القبض عليه كالمعتاد |
| Bir dahakine toplanmak için biraz zamana ihtiyacımız var. Ama onu yakalayacağız. | Open Subtitles | نحتاج فقط إلى بعض الوقت لتنظيم الصفوف ومعرفة خطوتنا التالية ، ولكننا سنصل إليها |
| Treni yakalayacağız. Ben treni yakalayamam. | Open Subtitles | سنلحق بهذا القطار لا أستطيع اللحاق بقطار |
| Bu korsanları bugün yakalayacağız. | Open Subtitles | فاليوم، سنُمسك بهؤلاء القراصنة |
| Onu yakalayacağız ve ... kadınlara yaptığı gibi doğrayacağız. | Open Subtitles | سنحصل عليه بأنفسنا و نقطعه كما فعل بالسيدات |
| Ben ve İrlandalı, birkaç asker yakalayacağız. | Open Subtitles | أيها الرجال، سأبقى أنا والإيرلندي هنا سنصطاد لانفسنا بعضا من الجراد اللعين |
| Sevdiklerimizden birini daha eline geçirmeden onu yakalayacağız. | Open Subtitles | سوف ننال منه قبل أن يطالب بشخص آخر من أحبائنا |
| Bu hırsızı öyle bir yakalayacağız ki inanamayacaksınız. | Open Subtitles | سوف نوقع هذا اللص |
| Güzel. Onu yakalayacağız. Gel buraya! | Open Subtitles | جميل , عليتا ان نمسكه انت , تعال الى هنا |
| - Genellikle bu bölgede ama onu yakalayacağız. | Open Subtitles | هذه المنطقةِ العامّةِ، لَكنَّنا سَنَحْصلُ عليه |