| Ama yaklaştığımda, resmin içinde, kalenin içinde bir adam gördüm. | Open Subtitles | ولكن عندما اقتربت أكثر رأيت رجلاً بداخل اللوحة، في القصر |
| Yanına her yaklaştığımda aygır gibi terlerdin. | Open Subtitles | أعرف كيف تعرق مثل الحصان كلما اقتربت منك |
| Artık seninle uğraşamıyorum. Sana her yaklaştığımda, tartışıyoruz. | Open Subtitles | لا أستطيع التعامل معك كلما اقتربت منك ، نتخاصم |
| Ona her yaklaştığımda, küçük oğlumun kokusunu alıyordum. | Open Subtitles | كلّ مرّه أقترب منه أشم رائحة ولدي الصغير |
| Çünkü onu bulmaya her yaklaştığımda izini tekrar kaybettim | Open Subtitles | لأني في كل مرة أقترب منها، أفقد أثرها مرة أخرى. |
| Ancak atlıya yaklaştığımda aniden kayboldu hem de hiçbir iz bırakmadan. | Open Subtitles | و عندما إقتربت كان الراكب قد إختفى دون أن يترك أثرا |
| Organizmanın yanına yaklaştığımda, durumum kötüleşti. | Open Subtitles | بمجرد ما ان اقتربت من الكائن الحي اصبحتمشوشا. |
| yaklaştığımda evin garajının önünde bir Mercedes'te bekleyen birini gördüm. | Open Subtitles | حينما اقتربت.. رأيت سيارة مرسيديس تنتظر بالقرب من المنزل |
| Doktor o makineye 15 metre yaklaştığımda salonda her şey uçuşmaya başladı. | Open Subtitles | بحقّك يا دوكتور، حين اقتربت من تلك الآلة أصبحت بعض الأغراض تطفو بالغرفة وبدأ أنفي ينزف |
| Ve yaklaştığımda da sanki ona aitlermiş gibi bir bakış attı bana. | Open Subtitles | وعندما اقتربت منها قامت بالتحديق في كما لو أنها مسكونة بشبح أو روح |
| yaklaştığımda kalbinin böyle hızlı hızlı çarpmasını sağlayan tiksinme mi, yoksa arzu mu? | Open Subtitles | أهو الاشمئزاز الذي .. يجعل قلبكِ ينبضُ ،أسرع وأسرع كُلّما اقتربت أم هي الرغبة؟ |
| yaklaştığımda, tekrar toprağa çekildiler. | Open Subtitles | عندما اقتربت انسحبوا الى الارض |
| Çünkü ona yaklaştığımda, hastalandım. | Open Subtitles | لأني عندما اقتربت منه، شعرت بالإعياء |
| Birbirlerini takip ediyorlardı ve ben yaklaştığımda yolun karşısına geçmek için koşturdular. | Open Subtitles | كانا يطاردان بعضهما البعض فيما كنت أقترب كانوا يركضون قرب العربة |
| Genellikle birine yaklaştığımda kalbi yerinden fırlayacakmış gibi atar. | Open Subtitles | عندما أقترب أستطيع الرقص على أصواتها |
| Genellikle birine yaklaştığımda... kalbi yerinden fırlayacakmış gibi atar. | Open Subtitles | فقط عندما أقترب استطيع الرقص مع الروح |
| Onun yanına her yaklaştığımda kuyruğum ürperiyor. | Open Subtitles | ذيلى يهتز كل مرة أقترب منه فيها |
| Artı, yaklaştığımda pekçok yönden enerji silahları ateşlendi. | Open Subtitles | بالإضافه لأننى كلما إقتربت من المكان هناك طلقات طاقه تنطلق من كل الإتجاهات |
| Ama yaklaştığımda eskilerden bir tane olduğu anladım. | Open Subtitles | ولكن عندما إقتربت عرفت أنها تلك السيارات العتيقة الطراز |
| Fakat yaklaştığımda atlı iz bırakmadan kayboldu. | Open Subtitles | و عندما إقتربت كان الراكب قد إختفى دون أن يترك أثرا |
| Ona yaklaştığımda, onu nasıl öldüreceğimi öğreniyorum. | Open Subtitles | كلما إقتربتُ منها كلما إقتربتُ من معرفة كيفَ اقتلها |