"yaktıklarını" - Translation from Turkish to Arabic

• يحرقون
• أحرقوا
• يشعلون

James'in viskiyi damıtırken neden bu kadar çok lanet turba kömürü yaktıklarını anlamak için İskoç Damıtımevi tarafından işe alındığını ortaya çıktı.
اتضح انه كان مستأجرا من مصنع تقطير اسكتلندي لفهم لماذا يحرقون الكثير من الخث النباتي لتقطير الويسكي

Meydanda kitap yaktıklarını gördüm.
لقد رايتهم يحرقون الكتب في الساحة العامة

Avlunun önünde ,sürekli bir şey yaktıklarını görüyorum.
دائماً أراهم يحرقون أشياءً أمام أبواب منازلهم

Önceki evlerini yaktıklarını duymuştum.
ـ ثمة تركيز ملحوظ يحدث هُنا لقد سمعت إنهم أحرقوا آخر منزل لهم.

Sonra da kulübemi yaktıklarını hatırladım.
ثم تذكرت أنهم أحرقوا كوخي أيضاً

Ve sen de benden mumları canavarları ısıtmak için mi yaktıklarını sormamı istiyorsun?
وأنت تُريدُني أَنْ أَسْألَهم فيما اذا كانوا يشعلون الشموع لتَجَنُّب الوحوشِ

Maytap yaktıklarını ve kutunun içine attıklarını gördüm.
شاهدتهم يشعلون الألعاب النارية و يسقطونها في الصندوق

- ...ve Kral'ın resimlerini yaktıklarını görmüş.
واكتشف أنهم كانوا يحرقون صور الملك صور الملك ؟

Sonra, zincirler içinde dönüp bakınca köyümün kulübelerini yaktıklarını gördüm.
.... لاحقًا، وأنا مكبلة، نظرة للخلف ...وجدتهم يحرقون أكواخ قريتي

Zulu kabilelerinin kötülüğü uzaklaştırmak için ölülerinden kalan bütün eşyaları yaktıklarını biliyor muydun?
هل تعلم أن شعب الـ(زولو) يحرقون كل ممتلكات الميت حثّى يبعدوا الشياطين

Çiftliğinizi yaktıklarını duydum.
سمعت أنهم أحرقوا مزرعتك.

Sonra da kulübemi yaktıklarını hatırladım. Kim onlar?
-ثم أتذكر أنهم أحرقوا كوخي .

Onların Bell için mum yaktıklarını göremiyorum.
" لا أراهم يشعلون الشموع لـ " بيل