"yalnız çocuğun" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفتى الوحيد
        
    • طفل وحيد
        
    • الولد الوحيد
        
    Hemen gidelim. yalnız çocuğun kankası, hala Nate için yanıyor diye duyduk. Open Subtitles اسمعو الفتى الوحيد , لايزال يحمل الشعله لـ نيت
    Bu da saatler 12'yi vurduğunda "yalnız çocuğun" yalnız olduğu anlamına geliyor. Open Subtitles أعتقد أن هذا يعني أن الفتى الوحيد كان وحيداً تماماً عندما تدق الساعة الثانية عشرة
    Olası kaçak gelin Blair Waldorf'a yalnız çocuğun çatı katında sığınma teklif edildi. Open Subtitles "هروب العروس الملكيه المحتمله : بلير والدورف "والتي تم تقديم ملجأ لها عند الفتى الوحيد.
    Bir tarafım, bu yalnız çocuğun bir avuntu aradığına inanıyor. Open Subtitles جزء مني يصدق أنه طفل وحيد يبحث عن رفقه
    Bir tarafım, bu yalnız çocuğun bir avuntu aradığına inanıyor. Open Subtitles جزء مني يصدق أنه طفل وحيد يبحث عن رفقه
    yalnız çocuğun sırrı ortaya çıktı ve bu seferki sıra dışı. Open Subtitles سر الولد الوحيد كشف وهو من النوع المفاجيء, د.
    Belki de yalnız çocuğun kitabıyla alakalı bir şeydir. Open Subtitles ربما أن لهذا علاقة بكتاب الفتى الوحيد
    Ayrıca, yalnız çocuğun bebeğinin annesi St. Barts'ta güneşlenirken görüldü. Open Subtitles تم رصد والدة ابن الفتى الوحيد (تبدو مثيرة على الشاطىء في (سانت بارت
    yalnız çocuğun hayranları yavaşça azalıyor ama nefret edenleri dörde katlıyor ve çoğalıyor. Open Subtitles "فعشاق (الفتى الوحيد) يتناقصون ببطء" ولكن المبغضين يتصاعدون" "ويتضاعفون
    yalnız çocuğun saygıdeğer bir rakip olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles لقد اتضح ان الولد الوحيد يستحق النّد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more