| Bir yıldır Yalnız yaşıyorum ve kızlara göz kulak oluyorum. | Open Subtitles | أنا أعيش بمفردي من عام إلى الآن, وأنا أقوم برعاية.. |
| Ben de Yalnız yaşıyorum. Her zaman arayabilirsin. | Open Subtitles | ، أعيش بمفردي أيضاً تستطيعين الإتصال بي في أي وقت |
| Yani ben zaten Yalnız yaşıyorum ve evde kedi falan da beslemiyorum. | Open Subtitles | هل تريد أن تصعد ؟ لأني أعيش لوحدي و ليس لدي قطط |
| Ben Yalnız yaşıyorum. Eğer istersen, gelip benimle kalabilirsin. Kendi ayakların üzerinde dur. | Open Subtitles | أعيش لوحدي الآن، يمكنك العيش معي حتى تستعيدي زمام أمورك |
| Artık Yalnız yaşıyorum. Hala arkadaşın olabilirim. | Open Subtitles | إنني أعيش وحدي لا زال بإمكاني أن أكون صديقك |
| Hayır efendim, Yalnız yaşıyorum. Bakın, neden burada olduğunuzu gerçekten bilmiyorum. | Open Subtitles | ،لا يا سيدي أنا أعيش وحيداً اسمع، أنا حقاً لا أدري سبب تواجدكما هنا |
| Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | أعيش وحيدة |
| Bildiğiniz üzere Yalnız yaşıyorum. Geçen hafta kız kardeşim geldi. | Open Subtitles | كما تعلمين ، أعيش بمفردي وأختي تأتي للزيارة مرة فى الأسبوع |
| Hayır. Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | كلا، أنا أعيش بمفردي منذ وقت طويل. |
| Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أعيش بمفردي |
| Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أعيش بمفردي |
| Ben Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | أنا أعيش بمفردي |
| Ben Yalnız yaşıyorum. Eğer istersen, gelip benimle kalabilirsin. Kendi ayakların üzerinde dur. | Open Subtitles | أعيش لوحدي الآن، يمكنك العيش معي حتى تستعيدي زمام أمورك |
| Florida'da. Bu yüzden artık Yalnız yaşıyorum ki çok güzel bir şey ama apartmanda birçok yeni insan var... | Open Subtitles | أنا أعيش لوحدي الآن والأمر لطيف ولكن أقول لك هناك الكثير من الجدد في المبنى |
| Yalnız yaşıyorum ama 29 senemi genç kadınlara mutluluk getirerek geçirdim. | Open Subtitles | أعيش لوحدي قضيت 29 سنة من حياتي أجلب السعادة لعروسات |
| Bazen Yalnız yaşıyorum, bazen yalnız yaşamıyorum demek. | Open Subtitles | هذا يعني أنني أحياناً أعيش وحدي وأحياناً لا أعيش وحدي |
| Nişanı attığımdan beri, büyük, boş bir dairede Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | من أن انفصلت عن خطيبي أعيش وحدي في بيت كبير فارغ |
| Bir gün bana gel. Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | تعال لزيارتي هناك إنّي أعيش وحيداً |
| Benim evlât beni terk etti. Yani kimsem yok. Yalnız yaşıyorum. | Open Subtitles | يا رجل, ليس لدي أحد أعيش وحيداً |
| 25 yaşındayım, evli değilim, Yalnız yaşıyorum ve beni evde istiyorlar. | Open Subtitles | أنا في 25 من عمري، غير متزوجة وأعيش وحدي وهم يردون مني العودة للمنزل |
| Yalnız yaşıyorum, köpeklerimle beraber. | Open Subtitles | انا خياطة اعيش لوحدي فقط انا وكلابي |
| Yalnız yaşıyorum, ama bu bir şey yaptığım anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | انا اسكن وحدي, لكن هذا لا يعني اني فعلت شيئا |