"yalvarmıştım" - Translation from Turkish to Arabic

• توسلت
• توسّلت
• ترجيتك

Benim hayatımı kurtardınız, ama size Salem'e bir daha dönmemeniz için yalvarmıştım.
أنت أنقذت حياتي، لكن توسلت لك أبدا العودة إلى سالم مرة أخرى.

Geçen sene çekildiğini biliyorsun. yalvarmıştım sana çekmek için.
،تعلمين أني في السنة الماضية .توسلت إليك حتى تعطيني إياها

Babama bana bu kızağı alması için ne kadar yalvarmıştım, ve o da almayacak gibi davranmıştı, çünkü nasıl kullanacağımı bilmiyordum.
لقد توسلت لأبى كثيراً ليشترى لى هذه المزلجة. ‏ وقد تظاهر أنه لن يشتريها لى أبداً.

Buraya asla dönmemen için sana yalvarmıştım.
لقد توسّلت إليك لئلّا تعود إلى هُنا أبدًا.

Ailene seni sünnet ettirmemeleri için yalvarmıştım.
لقد توسّلت لأبواك أن لا يختنوك

Viking Quest DVD çıkış partime gelmesi için anneme yalvarmıştım.
توسلت أمي للقدوم لأمسية إصدار الديفيدي لفلمي

Emekli olması için çok yalvarmıştım, ama kendini işinin içine adamıştı.
انا توسلت له ان يتقاعد لكنه كان متعلقاً بعمله

Sana bir kere kalbime sıkman için yalvarmıştım ama sen beni öldürmeyerek iyilik yaptım zannettin.
توسلت لك ذات مرة أن تقتلني ولكن ظننت أنه من الطيبة أن تتركني

Işığının sönmesine izin verme diye yalvarmıştım ancak engel olamadın.
توسلت إليكِ ألا تدعى ضوءكِ ينطفىء لكن لم تستطيعى

Küçükken annem bir işe gidecekti ve ben gitmemesi için ona yalvarmıştım.
عندما كنت طفلة امي غادرت في عمل توسلت لها بعدم الذهاب

MGM'deyken, Louie'ye o filmde beni oynatması için yalvarmıştım ama...
حين كنت مع استوديو إم جي إم توسلت إلى لوي لكي يدخلني بالفلم

Bu işe girmemesi için, ona yalvarmıştım. Shauna.
توسلت إليه ألا يتسلم هذه الوظيفة

Ona bu işe girmemesi için yalvarmıştım.
توسلت إليه ألا يتسلم هذه الوظيفة

Dean'e yapmaması için yalvarmıştım.
لقد توسلت الي دين كي لايفعل هذا

Chuck numarası yapabiliyordun. Chuck numarası yapman için yalvarmıştım sana
كان يمكنك أن تتظاهر كونك "تشوك" لقد توسلت إليك أن تتظاهر كونك "تشوك"

Bundan uzak durman için sana yalvarmıştım.
لقد توسلت إليك لكي تبتعدي عن هذا

Onlara ve CDC'ye elbiseleri atmaları için yalvarmıştım, ama kimse beni dinlemedi.
توسلت إليهم ولإدرارة مكافحة الأمراض ... أن يتخلصوا منهم ولكن لم يستمع أحدًا لي

İşte bu yüzden Bonnie'ye önce Stefan'ı çıkarması için yalvarmıştım.
ولهذا توسّلت (بوني) أن تخرج (ستيفان) أوّلًا.

Kalman için sana yalvarmıştım!
لقد توسّلت إليك لتبقى

Sana söylemiştim. Sana yalvarmıştım lan. Hazır değildin!
. لقد أخبرتك . لقد ترجيتك