| Böylece hep yanında olacağım. Güvendesin. Söz veriyorum. | Open Subtitles | و بهذه الطريقة سأكون معك دائماً ، و سأبقيك آمناً ، أعدك |
| yanında olacağım. Sorun olmayacak, Justin, söz veriyorum. | Open Subtitles | سأكون معك و كل شئ سيكون على ما يرام , اتفقنا؟ |
| Peki ya ben de senin yanında olacağım desem? | Open Subtitles | حتى إذا وعدتك إني سأكون بجانبك 24 ساعة في اليوم؟ |
| Ama ben hep yanında olacağım. Sana zarar vermelerine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لكن سأكون هناك طوال الوقت , لن أتركهم يأذوكى |
| Bazı geceler stüdyomda kalacağım ve diğer gecelerde senin yanında olacağım. | Open Subtitles | أني سأمضي بعض الليالي في الأستديو وبعض الليالي سأكون هنا معك |
| Aşman gereken bir engel olarak dahi olsa hep yanında olacağım. | Open Subtitles | سأكون متواجداً دائماً من أجلك حتى لو كانت كعقبة لك لتتخطاها |
| Sana söz veriyorum... her sabah uyandığında yanında olacağım. | Open Subtitles | وأعدك بهذا كل صباح عندما تستيقظ، سأكون موجودا |
| Bölge savcısıyla şahsen konuşup yanında olacağım ve bu olayı birlikte atlatacağız. | Open Subtitles | أنا بنفسي سأتحدّث إلى مدّعي عام المنطقة، و سأكون معك سنتجاوز الأمر سوياً |
| Her adımda yanında olacağım. | Open Subtitles | إسمع، أنا سأكون معك بكلّ خطوة في الطريق، حسنٌ؟ |
| Her adımda senin yanında olacağım. | Open Subtitles | و سأكون معك بكل خطوة على حدة بهذا الطريق |
| Kilisedeki şeyi yapmaya devam edeceğine söz ver bana çünkü ben orada, senin hemen yanında olacağım hep sana musallat olacağım. | Open Subtitles | لقد وعدتنى بالزواج وانا سأكون بجانبك لأحتضنك |
| Sakin ol. Ben senin can dostunum. Her an yanında olacağım. | Open Subtitles | استرخي بامكانك الاعتماد علي سأكون بجانبك كلّ الوقت |
| Sakin ol. Ben senin can dostunum. Her an yanında olacağım. | Open Subtitles | استرخي بامكانك الاعتماد علي سأكون بجانبك كلّ الوقت |
| Bebeğin yanında olacağım ama seninle yaşayamam. Seni sevmiyorum. | Open Subtitles | سأكون هناك للطفل ولكن لا أستطيع أن أعيش معكم. |
| Söz veririm, yanındaki gölge gibi Kyle, yemin ederim yanında olacağım. | Open Subtitles | أقسم كالظل إلى جانبك كايل، أقسم بالله سأكون هناك |
| "Bileklerin omuzumda olduğu sürece hep yanında olacağım." | Open Subtitles | سأكون هنا من أجلك لأريح كاحليك على كتفاي |
| Örtüyü kaldırıp o kocaman sivilceyi gösterdiklerinde yanında olacağım. | Open Subtitles | عندما يسحبون الغطاء عن حبتك الكبيرة سأكون هنا لأجلك |
| - Bilmiyorum. Ben biliyorum ve eğer biri sana bu konuda soru sormak isterse cevaplaman için yanında olacağım. | Open Subtitles | أنا أعلم، وإن أراد أي شخصٍ اَخر سؤالكِ حول ذلك سأكون متواجداً معكِ لإجابتهم |
| Her doğum günü partisinde, her Noel'de... yanında olacağım. | Open Subtitles | في كل حفلة عيد ميلاد، وصبيحة عيد الميلاد المجيد سأكون موجودا |
| Parti 20:00'de, Venable Plaza'da. Ailenin yanında olacağım. | Open Subtitles | الحفلة في الساعة الثامنة , في بنيفابل بلازا سأكون مع العائلة |
| Hayır, yanında olacağım! | Open Subtitles | ولكن حياتي تنتهي في الصباح. لا، سأبقى معك. |
| Sanırım neye karar verirsen ver yanında olacağım. | Open Subtitles | أظن... أياً كان ما تقررينه، سأقف بجانبك فيه. |
| Ben de üstesinden geldiğin konusunda emin olmak için yanında olacağım. | Open Subtitles | وأنا سأكون بجوارك لكي أحرص على إجتيازكِ لها بنجاح، |
| Babam benim yanımda değildi ama ben çocuklarımın yanında olacağım. | Open Subtitles | لم يكن أبي موجوداً لأجلي لكني سأكون موجوداً لأطفالي |
| Hareket ettiğinde, hemen yanında olacağım. | Open Subtitles | عندما يتحرك ، سأقف بجانبكِ تماماً |
| Nasıl tehlikeli olur? yanında olacağım. Yanından ayrılmayacağım. | Open Subtitles | كيف سيكون هناك خطر ، سأكون معكِ و سأكون الى جانبك معظم الوقت |
| Bundan sonra senin yanında olacağım. | Open Subtitles | ولكن من الا فصاعدا ساكون هنا من اجلك |
| Belediye başkanına yakınlığım sayesinde de davalarında yanında olacağım. | Open Subtitles | وبفضل صداقتي مع العُمدة، أستطيع المُشاركة بقضيّتها. |