| Senin yanında olduğumu söylemek için geldim buraya. | Open Subtitles | أقبلت لأنني إبتغيت أن تعلم أني هنا من أجلك. |
| Ona hemen yanında olduğumu söyle. | Open Subtitles | فقط أخبريها أني هنا زوجك زوجي؟ |
| Sadece, artık yanında olduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | انا فقط اريدكِ ان تعرفي الآن انني هنا من أجلكم |
| Onun yanında olduğumu göstermem gerek. | Open Subtitles | يجب ان اخبرها انني هنا من اجلها |
| Konuşmak ve dinlemek, dahası sana yardımcı olmak için yanında olduğumu söyleyecektim. | Open Subtitles | و أخبرك بأنني هنا لأستمع و أتحدث معك لأساعدك بأي طريقة ممكنة |
| Biliyorsun, ben sadece senin yanında olduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أريدك أن تعلمي بأنني هنا من أجلك |
| Ne olursa olsun yanında olduğumu biliyorsun. | Open Subtitles | كنت أعرف أنني معكِ بغض النظر عن اي شيء |
| Lily, bu şekilde hayal etmediğini biliyorum ama şu an yanında olduğumu ve kaya gibi durduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، "ليلي" أعرف ان الأمر ليس كما تخيلتيه لكن أريدك أن تعرفي أني هنا وأني ثابتة كالصخرة يمكني رؤية رأسه |
| yanında olduğumu söylemek için buradayım. | Open Subtitles | لكني هنا لأخبرك أني هنا من أجلك. |
| Her zaman senin yanında olduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | تعلمين أني هنا من أجلكِ |
| Sadece bir şeye ihtiyacın olursa yanında olduğumu bilmeni istiyorum. Biliyorum. | Open Subtitles | -إنّما أرد أن أقول أني هنا من أجلك دائماً . |
| Senin yanında olduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | عليكِ ان تعرفي أني هنا لدعمكِ |
| İnsanların onların yanında olduğumu görmeleri iyi bir şey. | Open Subtitles | جيد للناس ان يعرفوا انني هنا من اجلهم |
| Yalnızca yanında olduğumu göstermek istiyorum. | Open Subtitles | - حسنا أردت ان أقول له انني هنا ان احتاجني |
| Bak, sadece yanında olduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | انا فقط اريدك ان تعرفي انني هنا لاجلك |
| Sadece yanında olduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | باستثناء انني هنا لأجلك |
| Tamam, sadece senin yanında olduğumu bilmeni istedim. | Open Subtitles | أودك أنّ تَعلم وحسب... بأنني هنا لأجلك، أنا هنا لأجل أيّ شيء. |
| Geraldine'le bir konuşabilsem, ona yanında olduğumu söyleyebilsem. | Open Subtitles | (لو يمكنني التحدث مع (غيرالدين، لأخبرها فقط بأنني هنا |
| Peki. S endişelenme, olur mu? Senin yanında olduğumu sanıyorlar. | Open Subtitles | أجل، لا تقلقي يا (آس) يعتقدون أنني معكِ |