| Eşkali, kırmızı kapüşonlu "sweatshirt" giyen şüpheliyi sekizinci kattaki yangın alarmını çalıştırırken gören bir görgü tanığının ifadesine dayanarak belirledik. | Open Subtitles | الرسم التقريبي بناء لأقوال شاهد عيان رأى المشتبه به يلبس ملابس رياضية حمراء ويطلق جهاز إنذار الحريق في الطابق الثامن. |
| Bizi biraz festivaline götürmek için yangın alarmını mı çalıştırdın? | Open Subtitles | هل أطلقت إنذار الحريق لتهرع بنا إلى مهرجان للجعة؟ |
| yangın alarmını çalıştırdım. Neden yaptım bilmiyordum. | Open Subtitles | لقد ضغط على إنذار الحريق لا اعلم لماذا فعلت ذلك |
| Biri yangın alarmını devre dışı bıraktı ve havalandırma sisteminden biyolojik bir silahı yaymak üzereler. | Open Subtitles | عطّل أحدهم انذار الحريق و يوشك أن يُطلق سلاحاً بيولوجيّاً في نظام التهوية. |
| Tek yapacağın şey, yarın akşam 7.30'da buradaki yangın alarmını öttürmek. | Open Subtitles | كلّ ما عليكَ فعله هو إطلاق جرس الإنذار هنا، ليلة غدٍ عند الساعة السابعة والنصف |
| Kayıtları satışa koyduktan sonra liseye gidip, yangın alarmını çalıştırdım. | Open Subtitles | نعم هو نوعُ a بيع نارِ. وَضعنَا مادةً للبيع، ثمّ أَهْبطُ إلى المدرسة العليا ويَسْحبُ جرسَ الحريق. |
| yangın alarmını çalıştırdım. Neden yaptım bilmiyordum. | Open Subtitles | لقد ضغط على إنذار الحريق لا اعلم لماذا فعلت ذلك |
| Her zaman yangın alarmını çalıştırmak istemişimdir ama hep korkaklık ettim. | Open Subtitles | أردت دائماً إطلاق إنذار الحريق , ولكني كنت جباناً جداً |
| Yapman gereken tek şey yarın akşam saat 7:30'da yangın alarmını çalıştırmak. | Open Subtitles | يجب عليك فقط أن تطلق إنذار الحريق هنا غداً في الساعة 7: 30م |
| Binayı boşaltmak için yangın alarmını çalıştırdılar. | Open Subtitles | لقد قاموا بتشغيل إنذار الحريق ليقوموا بمسح شامل للمبنى. |
| Hıçkırık tuttuğunda yangın alarmını devreye soktuğunu unuttunuz mu? | Open Subtitles | أتتذكرون عندما أصيب بالفواق و سحب إنذار الحريق ؟ |
| Bunlar, yangın alarmını çalıştırıp okuldan atılmış iki kişi. | Open Subtitles | إنهما من النوع الذي يُطرد من حفل لأنهما فعّلا إنذار الحريق |
| Sadece yangın alarmını çalıştırıyorsun ve kimse bakmıyorken jöleli kısma pipeti daldırıyorsun. | Open Subtitles | ،هذا إشعال إنذار الحريق ،و عندما لا ينظر أي أحد تشرب الجيلي من القصبة |
| Gizli baskınlarla devriyelerini kütüphaneye çekeceğiz, orada birimiz yangın alarmını çalıştırıp süper tesisat yeteneklerimle boya doldurduğum fıskiyeleri devreye sokacak ve binadaki herkesi boyaya bulayacak. | Open Subtitles | سنستخدم الهجمات المباغته لكي نسحب قواتهم إلى المكتبه حيث سيقوم أحدنا بتشغيل إنذار الحريق |
| Ortaya çıkardığın fotoğraf yangın alarmını çaldırdı. | Open Subtitles | هذه الصورة التى تداولناها أطلقت إنذار الحريق |
| İşte, yangın alarmını çalıştıran adamla aynı kırmızı "sweatshirt"ü giyiyor ve saldırının düzenlendiği 8. kata çıkıyor. | Open Subtitles | هناك. ها هو. نفس الشخص الذي شوهد يطلق إنذار الحريق. |
| - O hâlde onun yangın alarmını başlatan üşütük ve sapık bir kahpe olduğunu ve feryat figan kaçmanı söylüyoruz. | Open Subtitles | أنها متعقبة مجنونة لعينة وهي من قامت بإطلاق إنذار الحريق ويجب أن تركض فزعًا |
| Bugün yangın alarmını çalıştırıp bizi sınavdan kurtardığını duydum. | Open Subtitles | سمعت انك شغلت انذار الحريق اليوم و أنقذتنا من الامتحان |
| Belki yangın alarmını çalıştırabilirim. | Open Subtitles | ربّما أقوم بضربِ انذار الحريق. |
| Bu yüzden yangın alarmını çekip partiyi bitirdim. | Open Subtitles | فقمت بتشغيل انذار الحريق وانهيت الحفل |
| Birileri yangın alarmını etkisiz hale getirdi ve havalandırma yoluyla biyolojik bir silahı yaymak üzereler. | Open Subtitles | أنا عميلةٌ فدراليّة. عطّل أحدهم جرس الإنذار و يوشكُ أن يُطلق سلاحاً بيولوجيّاً عبر نظام التهويّة |
| Biri yangın alarmını çalıştırmış. Beni suçladılar. | Open Subtitles | سَحبَ شخص ما جرسَ الحريق. |