| İşte, Lisa'nın da yapacağı şey bu Bu isme alışsanız iyi olur. | Open Subtitles | وهذا هو، اعتادوا على الاسم ما سيفعله كمبيوتر ليزا |
| Sonrada John'un teslim olmasını beklerdim çünkü onun ilk yapacağı şey budur. | Open Subtitles | ثم سأنتظر من جون أن يسلم نفسه لأن هذا ما سيفعله |
| - Ve bayraklardan. Şimdi yapacağı şey için onu yargılayalım derim! | Open Subtitles | أقول أن نقوم بالحكم عليه بناءا على ما سيفعله الآن! |
| - Gömmek, ilk yapacağı şey olurdu. | Open Subtitles | التخلص منه سيكون أول شيء سيفعله |
| Sekiz milyar insanı kurtarmak için bir milyarı öldürmek zorunda kalırsa yapacağı şey tam olarak bu olurdu. | Open Subtitles | لو اضطر لقتل بليون شخص ...لينقذ 8 بلايين هذا ما سوف يفعله |
| Onun yapacağı şey buydu, hayatına mal olsa bile. | Open Subtitles | هذا ما سيفعله حتى اذا تكلف هذا حياته |
| Bar Turundaki insanların yapacağı şey de bu. | Open Subtitles | هذا ما سيفعله الناس في جولة الحانات |
| Kameramanın yapacağı şey seni odada takip etmek ve biri kapıyı onun arkasından kapatacak. | Open Subtitles | ما سيفعله المصور هو سيتبعك للغرفة وشخصاً آخر سيغلق الباب خلفه ، حسناً؟ -أجل |
| Şimdi, arkadaşın yapacağı şey bedeni incelemek ve ardından daha fazla ipucu ile aramıza katılmak olacak. | Open Subtitles | ما سيفعله الآن هو فحص الجثّة... والعودة بعد ذلك مع مزيد من الأدلّة |
| Evet yapacağı şey bu. | Open Subtitles | نعم هذا ما سيفعله |
| yapacağı şey tam olarak bu olacak. | Open Subtitles | هذا ما سيفعله تماماً |
| Eğer bu kelepçeleri çıkarır ve gitmesine izin veririsek, ilk yapacağı şey Vincent'ı bulup öldürmek olacak. | Open Subtitles | إذا خلعنا عنه تلك الأصفاد وسمحنا له بالذهاب فإن أول شيء سيفعله هو العثور على (فينسنت)، وقتله |
| Bu tam babanızın yapacağı şey. | Open Subtitles | هذا ما كان والدك سوف يفعله. |