| Dedektif, bu bayanın öldüğüne üzüldüm ama üzgünüm ki size yardım edemem. | Open Subtitles | المباحث، وأنا آسف جدا هذه المرأة قد ماتت، ولكن لا أستطيع مساعدتك. |
| Tamam, sana depo için yardım edemem ama aracıları verebilirim. | Open Subtitles | حسناً، لا أستطيع مساعدتك في مخزن بل في تجار التجزئة |
| Bana tam olarak neler yaşadığını anlatmazsan sana yardım edemem. | Open Subtitles | لا يمكنني مساعدتك ما لم تخبريني تماماً ماذا حدث هناك |
| Tamam,Mike, üzgünüm ama ordu teknolojilerini çalmak için yardım edemem. | Open Subtitles | أوكي مايك, أنا آسف لكنني لا أستطيع المساعدة في سرقة تكنلوجيا الجيش |
| Dostum Niv Cohen'den mesajı aldım ama size yardım edemem. | Open Subtitles | وصلتني رسالة من صديقي نيف كوهين لكنني لا استطيع مساعدتك |
| Sana yardım edemem,velet. Ben sadece tonlarca ruhu olan korkunç bir jazz çalgıcısıyım.. | Open Subtitles | لا أستطيع مساعدتك أيتها الصغيرة، أنا مجرد عازف بأرواح عديدة |
| Bu konuda yardım edemem, ama yarın yeni bir ünite getiririm. | Open Subtitles | لا أستطيع مساعدتك في هذا ولكني سأحضر الوحده غداً |
| Durumunuzu anlıyorum fakat yardım edemem. | Open Subtitles | أنا أتفهم موقفك, و لكنى لا أستطيع مساعدتك |
| Beni affetmek zorundasın ama maalesef sana yardım edemem çünkü ne kastetiğini anlayamıyorum | Open Subtitles | يجب أن تسامحني لكن لا أستطيع مساعدتك لأني لم أفهم ما تقول |
| Fakat size yardım edemem. Ben bu kasaba yaşayan yerel bir tüccarım. | Open Subtitles | لكنني لا أستطيع مساعدتك فأنا مجرد تاجر من هذه المدينة |
| Şimdi bana güvenmezsen ilerde sana yardım edemem. | Open Subtitles | إذا أنت لا تأتمنني، أنا لا أستطيع مساعدتك لاحقا. |
| Benim olduğum yerde hiç acı yoktu. Ama geri kalanında sana yardım edemem. | Open Subtitles | أين كنت، لم يكن هناك أيّ ألم، لكن البقية، لا يمكنني مساعدتك فيها. |
| Dinle... ne olduğunu anlatmazsan yardım edemem. | Open Subtitles | انصت إلي لا يمكنني مساعدتك حتى تخبرني ما المشكلة |
| Geleceğin henüz belirlenmediği söylemek dışında yakında karşılaşman gereken şey için sana yardım edemem. | Open Subtitles | لا يمكنني مساعدتك في ما ستواجهينه قريباً'' ''ولا يسعني إلاّ أن اقول، إن المستقبل لم يكتب |
| Bu akşamki provalara yardım edemem. | Open Subtitles | لا أستطيع المساعدة في التجهيزات هذا المساء |
| -Çavuş çok üzgünüm. Bak zor olduğunu biliyorum. Ama sana yardım edemem tamam mı? | Open Subtitles | رقيب اعرف انها حارقه كالجحيم ولكن لا استطيع مساعدتك فقط اشرب الكثير من الماء |
| Ben de kimseye yardım edemem çünkü kimseye gerçeği söyleyemem. | Open Subtitles | لا أستطيع مساعدة أحد وذلك لأنني لا أستطيع إخبار أحد بالحقيقة |
| Ama eğer benimle konuşmazsan sana yardım edemem. | Open Subtitles | . لكن لن أستطيع مساعدتك إذا لم تتكلم معى |
| - Ne yazık ki hanımefendi size bu konuda yardım edemem. | Open Subtitles | سيدتي , في هذا الأمر , أخشى أنني لا أستطيع مساعدتكِ |
| Şimdi size hırsızlık suçlamasında yardım edemem. | Open Subtitles | الآن، لا أستطيع مُساعدتك مع تهمة السرقة. |
| Bana sorunun ne olduğunu söylemezsen sana yardım edemem. | Open Subtitles | لا أستطيع مساعدتكَ إن لم تخبرني بالمشكلة ؟ |
| Ama sende bir şeyler var ve bana söylemezsen sana yardım edemem. | Open Subtitles | لكنهناكأمريحدثمعكِ ، وأنا لا أَستطيعُ مُسَاعَدَتك إذا أنتي لم تُخبرْني ما هو. |
| Sana yardım etmek için buradayım ama benimle konuşmazsan sana yardım edemem. | Open Subtitles | أنا هنا للمساعدة لكن لايمكنني المساعدة إن لم تتحدث إلي |
| Bana doğruyu söylemezsen sana yardım edemem. | Open Subtitles | لا يُمكنني مُساعدتك إذا لم تُخبريني بالحقيقة |
| suyla şaka olmaz! dilek dilemeden sana yardım edemem. | Open Subtitles | .أنت لا يمكنك أن تتحايل عليه .لا يمكنني المساعدة مادمت لم تتمنى |
| Yetenekleri olan insanlara elinizdeki tüm kayıtlara ve laboratuvar verilerine göz atmadan yardım edemem. | Open Subtitles | لا يمكنني مساعدة الناس ذوي القدرات ما لم أحصل على سماح كامل لسجلاتكم و مختبراتكم |
| Ama babanı hayatından atman için sana yardım edemem. | Open Subtitles | و لكنني لن أساعدك على إبعاد والدك من حياتك |