| "Afrika'ya yardım etmek zorundayız." | Open Subtitles | "يجب أن نساعد أفريقيا يا جماعة" |
| Walter, Peter'a dışarıdan yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | (والتر)، يجب أن نساعد (بيتر) من الخارج. |
| Biz bazen, diğerlerine yardım etmek zorundayız, biz, onları sevmesek bile | Open Subtitles | بعض الاحيان يجب علينا مساعدة الآخرين حتى لولم نرغب بذلك |
| Devam etmek için birbirimize yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | علينا مساعدة بعضنا في الاستمرار |
| Bu insanlara yardım etmek zorundayız. Onları öylece bırakamayız. | Open Subtitles | يجب ان نساعد هؤلاء الاشخاص لا نستطيع ان نتركهم هكذا |
| Doktor'a ve Clara'ya yardım etmek zorundayız! | Open Subtitles | يجب ان نساعد الدكتور ليجد كلارا |
| Şimdi... Sadece Shaft'a girmesi için yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | والآن، علينا أن نساعده في اختراق السجن لكي نلصق التهمة به |
| yardım etmek zorundayız ve elimizden gelecek en iyi şekilde yol göstermeliyiz. | Open Subtitles | علينا مساعدته وتوجيهه بأحسن ما نقدر عليه |
| Henry ve Grace'e yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | "يجب أن نساعد "هنري" و "جريس |
| Ama bunları atlatırken birbirimize yardım etmek zorundayız, dostum. | Open Subtitles | ولكن علينا مساعدة بعض لنتخطى الأمر |
| - Bu insanlara yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | علينا مساعدة هؤلاء النّاس. |
| Wells'e yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | (علينا مساعدة (ويلز |
| Ona yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | علينا أن نساعده |
| Biz yardım etmek zorundayız. | Open Subtitles | يجب علينا مساعدته |