| Eğer SOS'u gönderenler bunlarsa, yardım istemek için değişik bir yöntemleri var. | Open Subtitles | إن كانوا من بعث بنداء الاستغاثة ، فلديهم طريقة غريبة لطلب المساعدة |
| Parti için geldim, yardım istemek için değil. | Open Subtitles | أنا جئت من أجل الحفل، أن لست هنا لطلب المساعدة .. |
| Akabinde hisse fiyatları artınca da yardım istemek için çok geçti. | Open Subtitles | وبعدها عندما ارتفعت الأسهم كان فات الأوان لطلب المساعدة |
| yardım istemek için kullanabilecekleri bir şey. | Open Subtitles | إن الشيء الوحيد الذي يمكن أن لقد استعملت لطلب المساعدة مع. |
| Burası bu gece benim karakolum. O buraya yardım istemek için geldi. | Open Subtitles | . هذا مَخفري الليلة لقد جاء إلى هنا طلباً للمساعدة |
| Bu yardım istemek için oldukça kolay bir yoldu. | TED | وهذه أبسط طريقة لطلب المساعدة |
| Ve hissetmiş ki yunus aslında yardım istemek için geliyor. | TED | وقد شعر وكانه شعر وكأنه يأتي لطلب المساعدة ...عذراً |
| Arkadaşın yardım istemek için çok komik bir yol seçmiş. | Open Subtitles | صديقك لديّه طريقة مرحة لطلب المساعدة |
| Ben de yardım istemek için telsizi ayarlayacağım. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أصلح الراديو لطلب المساعدة |
| yardım istemek için bu kadar merasime gerek var mı? - Senin önerini duyalım bir de? | Open Subtitles | يا لها من طريقة معقدة لطلب المساعدة! |
| Onları minibüse tıktı. yardım istemek için içeriye koştum. Restoran tuvaletinin camı kırılmış. | Open Subtitles | دفعهم رجال داخل سيارة (فان)فركضت إلى الداخل لطلب المساعدة |
| yardım istemek için geldim. | Open Subtitles | أتيت لطلب المساعدة |
| yardım istemek için fazla gururlusun. | Open Subtitles | متـُـكًبر جداً لطلب المساعدة |
| Bu yüzden önemli bir şey olduğunda ve birinin yardımına ihtiyaç duyduğunuzda yardım istemek için yüz yüze görüşün veya telefonunuzu telefon etmek için kullanın -- (Gülüşmeler) ihtiyacınız olan yardımı istemek için. | TED | لذا عندما يكون شيئاً ما مهماً جداً وتريد المساعدة من أحد، قم بالاتصال عبر "Face time" لطلب ذلك، أو قم باستعمال هاتفك.. كهاتف، (ضحك) لطلب المساعدة التي تحتاجها. |
| yardım istemek için babama gitmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | تعرفين , ليس عليكِ الذهاب لأبي طلباً للمساعدة |
| yardım istemek için çığlık atamazsınız. | TED | لا يمكنك أن تبكي طلباً للمساعدة. |
| Bu insanlara yardım istemek için gidersiniz. | Open Subtitles | تذهبين إلى هؤلاء الناس طلباً للمساعدة |