| O Tanrı'nla... benim için kurduğun saçma hayallerinle asıl senin Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لا انك بحاجة للمساعدة بحق الرب و احلامكم الفارغة عني |
| Kimse seni suçlamıyor Buffy ama durum ciddi. Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لا أحد يلومك هنا يا بافى ولكن هذا أمر جدى وانتى بحاجة للمساعدة |
| Riley, Yardıma ihtiyacın var. Bunu seni tuzağa düşürmek için söylemiyorum. | Open Subtitles | رايلي , أنا أخبرك , أنت تحتاج للمساعدة أنا لا أقول ذلك لخداعك |
| İç çamaşırlarını veya diğerlerini taşımakta Yardıma ihtiyacın var mı diye soracaktım? | Open Subtitles | كنت أتسائل ما إذا كنتِ بحاجة لمساعدة بطي ملابسك أو أي شيء؟ |
| Amuda kalkarken biraz Yardıma ihtiyacın var, ama köprü kurarken çok iyisin. | Open Subtitles | تحتاجين مساعدة في الوقوف على يديكِ لكن الأنحناء لا باس به |
| Anladığım, hasta olduğun. Ve yalancısın. Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لقد فهمت أنك سقيم ومكاذب وتحتاج إلى مساعدة مختص |
| Büyük yaratık bebeği, avlarken Yardıma ihtiyacın yok, değil mi? | Open Subtitles | لا أفترض أنك تحتاج مساعدة فى إصطياد المخلوقة الأكثر شراسة؟ |
| Biliyorum ama bu şekilde sen babanın evindeyken görüntülü konuşabiliriz ödevinle ilgili Yardıma ihtiyacın olduğu zaman ya da matematikle başın belada olduğu zaman. | Open Subtitles | اعرف ولكن بهذه الطريقة عندما تكوني بمنزل والدك يمكننا ان نتحادث عبر الفيديو مثل عندما تحتاجين للمساعدة في وظائفك |
| Yardıma ihtiyacın varsa, benimle konuşabilirsin. | Open Subtitles | إن كنتِ بحاجة للمساعدة بإمكانكِ التحدث إلي. |
| Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنت بحاجة للمساعدة أريد أن أكون إلى جانبك، حسناً |
| Onu yukarı taşımak için Yardıma ihtiyacın olduğunu varsayıyorum. Hâlâ bazı ayrıcalıklarım var. | Open Subtitles | أفترض أنّكِ بحاجة للمساعدة في حملها ما زلتُ أملك امتيازات للطوابق |
| - Çünkü bunları tek başına yapmaya çalışıyorsun. Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | هذا بسبب كونكِ تحاولين تنفيذ الكثير وحدكِ، إنكِ بحاجة للمساعدة. |
| O düşünceleri işlemek için Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لأنك تحتاج للمساعدة.. لتعالج هذه الظنون. |
| Eğer bunları kataloglamada Yardıma ihtiyacın varsa, birkaç gün daha kalabilirim. | Open Subtitles | يمكننى قضاء بضعة أيام إذا كنتِ بحاجة لمساعدة فى جدولة هؤلاء |
| Bir dahaki sefer Yardıma ihtiyacın olduğunda diğer kardeşini ara | Open Subtitles | في المرة القادمة حينما تحتاجين مساعدة اتصلي بشقيقتك الأخرى. |
| Annen senin Yardıma ihtiyacın olduğunu düşünüyordu. | Open Subtitles | صاحب الجلالة ، كما تعلمون ، الخاص أم يبدو أن نفكر ان انت واحد الذي يحتاج إلى مساعدة. |
| Karıcığını eve götürürken Yardıma ihtiyacın olabilir diye düşündük. | Open Subtitles | أعتقد أنك تحتاج مساعدة صغيرة .لتوصيل سيدتك الكبيرة للمنزل |
| Yardıma ihtiyacın olduğunda, bir şeyi bulman gerektiğinde temas kurduğun biri mi var? | Open Subtitles | عندما تحتاجين للمساعدة عندما تحتاجين لإيجاد شئ أهناك شخص محدد تتوجهين إليه؟ |
| Yardıma ihtiyacın olduğunu kabullenmek en zor adımdır. | Open Subtitles | الإعتراف بأنك تحتاج المساعدة كانت الخطوة الأصعب |
| Şimdi hatırladım da bütün gün hiçbir şey yemedim düşündüm de iki kişilik yemek için Yardıma ihtiyacın olabilir. | Open Subtitles | تذكرتُ للتو أني لم آكل شيئا اليوم لذا ربما تحتاج لمساعدة في هذا العشاء لشخصين |
| Damadım adını hatırlamaktan başka ne için Yardıma ihtiyacın var? | Open Subtitles | ما الذي تحتاجين المساعدة فيه بالأضافة إلى تذكر أسم العريس؟ |
| Yalnız gitmene izin veremem şimdi senin Yardıma ihtiyacın var. | Open Subtitles | لن أدعك تذهب لوحدك الآن ، أنت بحاجة إلى المساعدة |
| Phillip dedi ki bir sorun yüzünden Yardıma ihtiyacın varmış. | Open Subtitles | فيليب أخبرني أن لديك مشكلة تحتاج إلى المساعدة فيها. |
| Hazırlanmak için Yardıma ihtiyacın olduğunda, niye bana gelmedin? | Open Subtitles | ,إذا كنت تريد المساعدة لمَ لم تأتي إليّ؟ |
| Yardıma ihtiyacın varsa, çocuklarına kavuşman için elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | إذا احتجت لمساعدة , سأفعل ما في وسعي لإعادتك لأولادك |
| Babam hep söylerdi. Yardıma ihtiyacın olursa onu ara derdi. | Open Subtitles | والدي قال دائما إذا كنت تريد مساعدة إتصل بالدكتور كونور |