| Tanık koruma da pek yardımcı olmadı. | Open Subtitles | و وجوده حاليا في برنامج حماية الشهود لا يساعد |
| Ayrıca yataktan zıplayıp tüymeye kalkmak, pek de yardımcı olmadı. Kızgınsın. - Evet. | Open Subtitles | والقفز خارج السرير لكى تذهب هذا بالضبط لا يساعد. |
| Bizim gelişimiz de işlere pek yardımcı olmadı, değil mi? | Open Subtitles | وصولنا لم يساعد في الكثير من الأمور أليس كذلك ؟ |
| Oğlu da o ara karaborsada bazı şeyler satıyordu, bu da duruma pek yardımcı olmadı. | Open Subtitles | كان ابنه يبيع اشياء بالسوق الأسود بنفس الوقت, وهذا لم يساعد الموقف |
| Kendimi iyi hissetmeme yardımcı olmadı bu. | Open Subtitles | بربك ! هذا الكلام لا يساعدني بالشعور أفضل |
| ...başıma geldi ve kimse bana yardımcı olmadı. | Open Subtitles | في حياتي حدثت لي أشياء كثيره سيئه و لم يساعدني أحداً فيها أبداً |
| Savunma Bakanlığınız belgeler konusunda pek yardımcı olmadı. | Open Subtitles | وزارتك الحربية لم تكن متعاونة خاصة مع السجلات |
| Zarafet sınıfı bu duruma yardımcı olmadı, diye düşünüyorsun. | Open Subtitles | أنتِتفكرين.. صف الإتيكيت لا يساعد في هذا الموقف |
| Çok fazla yardımcı olmadı, değil mi? | Open Subtitles | هذا الوصف لا يساعد |
| yardımcı olmadı. Afedersin. | Open Subtitles | هذا لا يساعد |
| yardımcı olmadı. | Open Subtitles | لا يساعد |
| Yaptığın en ufak bir şey bile yardımcı olmadı ve kusura bakma, hevesini kırmak istemem ama kamera işe yaramadı, ayak izleri de işe yaramadı. | Open Subtitles | لم يقم أي شيء مما فعلته بالمساعدة وأن أسفة إن كنت قد فجرت بالونك لكن التصوير بالكاميرا لا يساعدنا و ذاك الشيء بخصوص آثار الأقدام لم يساعد |
| Sanırım aseton yardımcı olmadı. | Open Subtitles | من المحتمل ان الاسيتون لم يساعد |
| İlçe şerifiyle görüştüm ama çok da yardımcı olmadı. | Open Subtitles | قابلت مدير الشرطة ولكنه لم يساعد |
| Hiçbiri güven sorunlarıma yardımcı olmadı. | Open Subtitles | لم يساعد أي منهم في مشاكِل الثقة خاصتي |
| Ama aslında etkin bir biçimde olan ki hesap çizelgelerinin icadı buna yardımcı olmadı; bir çok şey buna yardımcı olmadı iş dünyası ve devlet bir çeşit fiziki kıskançlık yüzünden zarar görüyor. | TED | لكن ما يحدث هو أنه بكل فعالية-- وإختراع جدول البيانات لم يساعد في هذا. الكثير من الأشياء لم تساعد هذا -- تعاني الأعمال والحكومة من نوع من الحسد الفيزيائي. |
| Bu benim durumuma yardımcı olmadı. | Open Subtitles | ؟ لكن هذا لا يساعدني |
| Hiç yardımcı olmadı. | Open Subtitles | حسنا , هذا لا يساعدني |
| Daha önce hiçbir davayı çözmeme yardımcı olmadı. | Open Subtitles | لم يساعدني و لو لمره في حل قضية |
| Evet. Pek yardımcı olmadı. | Open Subtitles | نعم , لكن ذلك لم يساعدني بشيئ |
| Pek yardımcı olmadı bizlere. | Open Subtitles | لم تكن متعاونة جدا |
| Telefonla karısına bağlandık, ancak çok fazla yardımcı olmadı. | Open Subtitles | زوجته لم تكن متعاونة تماماً |