| yardımcılarımdan biri sürekli devriye geziyor. | Open Subtitles | كلّفت أحد نوابي بالقيام بدوريات على مدار الساعة |
| Geçmişte yardımcılarımdan birine silah çekmek ve sonrasında onun bir Cheyenne'i kaçırması ve uyuşturmasına yardım etmen haricinde. | Open Subtitles | بصرف النظر عن سحب مسدس على أحد نوابي و مساعدته لاحقا على خطف و تخدير رجل من الشايان |
| yardımcılarımdan biri Joshua'nın peşinde. Eğer bir aptallık yaparsa bileceğiz. | Open Subtitles | جعلت أحد نوابي يتعقّب (جاشوا) إذا قام بتصرّف غبي فسنعلم |
| yardımcılarımdan vazgeçmiyorum. | Open Subtitles | .ماهو منصبك .إنني لن أسلّم مساعديني |
| yardımcılarımdan vazgeçmiyorum. | Open Subtitles | .إنني لن أسلّم مساعديني |
| Hesaplamaları yardımcılarımdan birine yaptırdım. | TED | قام أحد مساعديي بإعداد الأرقام. |
| Bu benim yardımcılarımdan birine verilmişti. | Open Subtitles | لقد تم تسليمها الى واحد من نوابي |
| yardımcılarımdan biri Ellen May'e benzeyen bir kızın bir tıra el edip, bindiğini görmüş. | Open Subtitles | -أحد نوابي شاهد فتاة توافق مواصفاتها , تصعد شاحنة كبيرة |
| Ama beni gülünç duruma düşürmekle kalmadın bir de Boyd Crowder'ın hastanede seni ziyarete geldiğini yardımcılarımdan mı duyacaktım? | Open Subtitles | لكن لست تحرجيني فقط بل أسمع من أحد نوابي أن " بويد " جاء |
| yardımcılarımdan birini bu işle görevlendireceğim. | Open Subtitles | إنتظر سأوكّل أحد نوابي |
| yardımcılarımdan birini bu işle görevlendireceğim. | Open Subtitles | إنتظر سأوكّل أحد نوابي |
| yardımcılarımdan biri dün gece oradaymış. | Open Subtitles | أحد نوابي كان هناك |
| Bu bey de en üst seviyedeki askeri yardımcılarımdan biri. | Open Subtitles | هذا أحد أرفع مساعديي العسكريين |
| Bu bey de en üst seviyedeki askeri yardımcılarımdan biri. | Open Subtitles | هذا أحد أرفع مساعديي العسكريين |