| Japon yatırımcılara karşı dürüst olmamız gerek. | Open Subtitles | علينا ان نكون صادقين مع هؤلاء المستثمرين اليابانيين |
| yatırımcılara düşük kâr sağlamak için tahrif edilen satış listeleri. | Open Subtitles | سجلات المبيعات المزيفه التي استخدمتها لخداع المستثمرين |
| yatırımcılara asla geri ödeyemeyeceği kazanç sözü verdi. | Open Subtitles | لقد وعد المستثمرين بعوائد لم يستطع توفيرها |
| Şirket önce büyük yatırımcılara kendini tanıtacaktır. | TED | أولاً، ستقوم الشركة بالإعلان عن نفسها للمستثمرين الكبار. |
| yatırımcılara yapacağım konuşmaya son şeklini veriyorum. Senin cömert kahkahalarına ihtiyacım var. | Open Subtitles | لقد وضعت لمساتي النهاية على خطابيّ الموجه للمستثمرين وأحتاج لقهقهاتك الصاخبة |
| ama hazır dikkatinizi toplamışken: yatırımcılara ihtiyacımız var. Reklamlar bitti. | TED | ولكن بما أنكم منتبهون: نحن بحاجة إلى مستثمرين. نهاية الإعلان |
| Yatırım bankaları daha sonra bunları yatırımcılara sattı. | Open Subtitles | ثم تقوم بنوك الاستثمار ببيع التزام تأمين القروض هذا إلى المستثمرين |
| Artık ev sahipleri mortgage ödediğinde para dünyanın her yerindeki yatırımcılara gidiyordu. | Open Subtitles | عندما يقوم ملاك المنازل بدفع أقساطهم الشهرية ستذهب هذه الأموال إلى المستثمرين فى كل أنحاء العالم |
| Yukarı çıkıp yatırımcılara şirketi tasfiye etmeyeceğini söylesen nasıl olur? | Open Subtitles | و تتحدث مع المستثمرين و تخبرهم بأنك لن تصفي الشركة , موافق؟ |
| Kocanızın ölümü hakkındaki dedikodular, Avrupa'daki yatırımcılara korku salıyor. | Open Subtitles | شائعات موت زوجكِ تنتشر بشدة بين المستثمرين في أوروبا |
| Tüm yatırımcılara. | Open Subtitles | إلى جميع المستثمرين كما قد يسبق لكم العلم, |
| O nakit ve bazı derin cebe yatırımcılara ihtiyacı Ama onun düzenli müşteriler. | Open Subtitles | أنه بحاجة للمال وبعض المستثمرين الأثرياء لكنهم من المعروف زبانئه المعتادين. |
| Başka bir alternatifi temsil ediyor zincir mağazalar açmak için bekleyen büyük yatırımcılara veya toplumumuzdaki büyük mağazalara çünkü dürüst olmak gerekirse, bu tür yatırımlar toplumumuzdan kaynak çalar. | TED | وتشكل أيضًا بديلًا للانتظار من أجل المستثمرين الكبار لبناء سلسلة متاجر، أو بناء متاجر كبرى في مجتمعاتنا، لأن بصراحة، هذه التطورات، تسرق الموارد من مجتمعاتنا. |
| Böylece, biz yatırımcılara ne anlattık onların da fikri olacaktı. | Open Subtitles | ليكون لديهم فكرة عما اخبرنا المستثمرين |
| yatırımcılara bir mektup yollayabilirsin belki. | Open Subtitles | ربما عليك ان ترسل بخطاب إلى المستثمرين |
| Hangi paraysa artık, parayı kendilerine almışlar, yatırımcılara ödememişler. | Open Subtitles | أياً كان ما وجدوه من مال لأنفسهم لا يُعيدوه للمستثمرين |
| Yeni yatırımcılara açık bir hisse yapılanması olacak. | Open Subtitles | وقد جئنا ببنية أسهم للسماح للمستثمرين الجدد |
| Yeni yatırımcılara vererek seyreltmek gerekebilir diye. | Open Subtitles | لأنك قد تحتاج إلى تخفيضها حتى تمنح أسهماً للمستثمرين الجدد |
| O arazi müsait olduğunda, yatırımcılara ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | حين تصبح هذه الأرض متاحة سوف أحتاج مستثمرين محليين |
| Ve ben o yatırımcılara Margaritaville Ödeme Planı işini kakaladım, evet. | Open Subtitles | وأقوم بتوصيلهم مع مستثمرين يرغبون في الحصول على عمل في خطة سداد الأقساط لآلات المارغريتا, نعم. |
| Bu yüzden yatırımcılara gidip, 42,350 dolar para toplayıp bir tur şirketi kurmuşlar. | Open Subtitles | وعليه بحثوا عن مستثمرين وجمعوا 42,350 دولار وأسسوا شركة سياحية. |
| yatırımcılara gitmeye gerek kalmadan sadece insanları harika projelerle heyecanlandırarak bağımsız bir şirket kurdular. | TED | لقد حصلوا على تمويل كامل لشركتهم الناشئة، ولم يكن عليهم أن، كما تعلمون، يدخلوا شركات التمويل أو أي شيء أخر، ما عليهم فقط هو إثارة الناس بمشروعهم الرائع. |