| Ben de sana beraber yemek yiyelim mi diye soracaktım. | Open Subtitles | في الواقع كنت سأسالك إذا كنت تريد أن نأكل معا |
| Mükemmel. Adamı işe al, gönder ve biz de yemek yiyelim. | Open Subtitles | . مذهل ، عيّنه و قل وداعاً و دعنا نأكل الغداء |
| Gideceğim mideceğim o lafları geç ve bir kez olsun el ele tutuşup gidip yemek yiyelim. | Open Subtitles | ،توقفي عن التحدث عن ما إذا كنتِ ستغادري أم لا و لنُـمسك بالأيدي و لنأكل معاً، على الأقل مرة واحدة |
| Bu taraftan geçiyordum ve beraber bir yemek yiyelim dedim. | Open Subtitles | لقد كنت أمُر من هنا وفكرت ان نتناول العشاء معا |
| İçeri girip bir aile gibi yemek yiyelim. | Open Subtitles | يجب علينا جميعاً أن ندخل ونأكل مع بعض كعائله |
| Bunu ikimiz de biliyorduk, ama birlikte yemek yiyelim dedik. | Open Subtitles | كلاكما يعلم ذلك ومع ذلك قررنا تناول العشاء مع بعضنا على اساس اننا متشابهون |
| Aileler olarak biz de yarın akşam yemek yiyelim. | Open Subtitles | لنتناول العشاء مع بعضنا ليلة غد، الأولياء فقط. |
| - Gidip yemek yiyelim. - Gitmem gerek. Sonra görüşür müyüz? | Open Subtitles | لنذهب لتناول الطعام - أجل عليّ الذهاب - أراكِ لاحقاً - |
| Tıbbi raporları ve Çin yemeklerini aldım. Ben ilk önce yemek yiyelim derim. | Open Subtitles | لدي تقارير طبية و طعام صيني أرى أن نأكل أولاً |
| Tamam, önce yemek yiyelim sonra boğuşurusunuz... | Open Subtitles | حسناً، دعنا نستمتع به، لاحقاً دعنا نأكل أولاً |
| Sonra da bir şeyler içebiliriz. İlk yemek yiyelim, açlıktan ölüyorum. | Open Subtitles | يمكننا الشرب فيما بعد , دعونا نأكل أولا أنا جوعان |
| Bir gece de televizyon olmadan yemek yiyelim diye düşündüm. | Open Subtitles | لا لااحد لم يحطم احد التلفاز لكن اعتقدت لايجب ان نأكل بوجود التلفاز كل ليلة |
| El ele tutuşmuşken gidip yemek yiyelim bari. | Open Subtitles | لنأكل معاً مرة واحدة بما أننا نمسك بالأيدي |
| Chameli,hadi yemek yiyelim. | Open Subtitles | نحن لانتدخل فى مثل هذه الأمور تشاميلى ، لنأكل بعض الطعام |
| Daha iyi bir fikrim var. Benim evde yemek yiyelim. | Open Subtitles | لدى فكرة افضل لماذا لا نتناول العشاء بمنزلى ؟ |
| İçeri geçip yemek yiyelim. Şu basın toplantısına hazırlanalım. | Open Subtitles | علينا أن ندخل ونأكل و نستعد للمؤتمر الصحفي |
| Birkaç ay önce karşılaştık birlikte yemek yiyelim dedik. | Open Subtitles | من شهرين , تقابلنا مصادفة و فكرنا فى تناول العشاء كما تعلمين , لحقنى بالمطعم |
| "Crimewatch programında çok seksiydin, hadi yemek yiyelim." | Open Subtitles | تبدو مثيراً في برامج الجرائم، لنتناول العشاء |
| - Selam çocuklar. - Haydi, yemek yiyelim. | Open Subtitles | مرحباً يا شباب هيا فلنذهب لتناول الطعام |
| Bir ara hep birlikte yemek yiyelim. Sizinle arkadaş olmak istiyorum. | Open Subtitles | لنتناول الطعام سويا فى وقت ما فارغب ان اصادقكم |
| Al şunu, oku. Oku da sonra yemek yiyelim. | Open Subtitles | .تفضل، إقرأها إقرأها و بعدها سنتناول العشاء |
| Sadece bu akşam bir yemek yiyelim ve yalnızca ikimiz oturup, konuşalım. | Open Subtitles | لتناول العشاء الليلة. نحن الاثنان سنجلس ونتكلم |
| Ailem hakkında sorular sormayı bırak. Gidip yemek yiyelim. | Open Subtitles | فقط توقف عن طرح الأسئلة حول عائلتي دعنا نذهب لتناول الغداء |
| Gidip yemek yiyelim döndüğümde bir çırpıda takarım. | Open Subtitles | لذا أقترح أن نذهب لنتناول الغداء ثم سأعود وسأتم الأمر فى وقت قصير للغاية |
| Yarın akşam tekrar yemek yiyelim. | Open Subtitles | سنتناول الطعام مرة أخرى مساء الغد معا |
| Dışarı çıkalım, film izleyelim, yemek yiyelim. | Open Subtitles | سوف نذهب للسينما وبعد ذلك نتعشى ايها الفار؟ |
| Önce yemek yiyelim... | Open Subtitles | والآن، دعنا نتناول الغداء أولا |