| Hatta bütün koleksiyonumda uygun bir şey olmadığına göre yeni bir elbise alacağım. | Open Subtitles | في الواقع سأشتري فستان جديد فكما يبدو لايوجد شيء يستحق في مجموعتي هذه |
| Dans, yeni bir elbise alıp limuzinde parti yapmak için bir bahane. | Open Subtitles | إن الحفل الراقص ما هو إلا عذر واه لشراء فستان جديد وحفلة بسيارات فاخرة. |
| yeni bir elbise almalıyım. Benimkiler hep beni şişman gösteriyor. | Open Subtitles | يجب علي شراء فستان جديد كل التي أملكها تجعلني أبدو بدينة |
| yeni bir elbise satın almak istiyorum, hepsi bu. | Open Subtitles | فقط أشتري فستاناً جديداً هذا كل ما في الأمر |
| Weston'ların Noel partisi için sana yeni bir elbise yapmaya vakit var mı acaba? | Open Subtitles | اتساءل اذا كان لدينا الوقت الكافي لصنع ثوب جديد لك لحفلة عيد الميلاد عند منزل ويستون |
| Sana yeni bir elbise almak. | Open Subtitles | شراء بدلة جديدة لك |
| yeni bir elbise alması lazım. | Open Subtitles | يجب أن تشتري ثوباً جديداً ذلك ما يجب أن تفعلهُ |
| Yapmam gereken tek şey, yeni bir elbise almak. Hayır! | Open Subtitles | كل ماعليكِ فعله أولاً هو شراء فستان جديد |
| İlk yapmam gereken şey yeni bir elbise satın almak. | Open Subtitles | كل ماعليكِ فعله أولاً هو شراء فستان جديد |
| Artur partiye gidiyordu. yeni bir elbise satın almaya gitmiştim. | Open Subtitles | ارتور ذاهب الى الحفله لقد اشتريت فستان جديد |
| Annemi görmesi için yeni bir elbise almasına gerek yok. | Open Subtitles | إنها لا تحتاج الى فستان جديد لكي تقابل أمي |
| Alok yeni yıla beraber girmek istediğini söyledi bu yüzden yeni bir elbise aldım ve saçımı yaptırdım. | Open Subtitles | ألوك قال أنه يريد قضاء العام الجديد معاً لذا أشتريت فستان جديد وسرحت شعري |
| Şimdi adam karısı için bile yeni bir elbise alamıyor. | Open Subtitles | و الآن لا يستطيع حتى تقديم فستان جديد لزوجته |
| Ah, hiçbir şey. Londra'dan yeni bir elbise ısmarlamıştım. | Open Subtitles | لقد أشتريت فستان جديد من "لندن أتمنى ألا تمانع |
| Bu çok çekici. Ama tatilde giymek için yeni bir elbise aldım ve içine sığmalıyım. | Open Subtitles | إنها مغرية، و لكن لدي فستان جديد للعطلة |
| Tahmin et ne oldu, annem dışarı çıktı ve bana yeni bir elbise aldı. | Open Subtitles | أتعلم.. والدتي خرجت اليوم واشترت لي فستاناً جديداً |
| Çünkü yeni bir elbise satın alırdın. | Open Subtitles | لانكِ كنتِ ستشترين فستاناً جديداً |
| Kendine yeni bir elbise al. | Open Subtitles | إشتري لنفسك فستاناً جديداً |
| Vimi'me Diwali için yeni bir elbise alma aşamasındayım. | Open Subtitles | انني اقوم بشراء ثوب جديد لفامي من اجل العيد |
| -Kendine yeni bir elbise al. | Open Subtitles | اشتر لنفسك بدلة جديدة |
| Haklısın, yeni bir elbise lazım. | Open Subtitles | يجب أن تشتري ثوباً جديداً أجل أنتِ مُحقة |
| Odessa'ya vardığımızda, kendime yeni bir elbise alıcam. | Open Subtitles | حين يصل العرض إلى "أوديسا"، سأشتري لباس جديد. |