| Fakir ve bahtsızların toplumda doğru düzgün yeri yoktu. | Open Subtitles | -لم يكن هناك مكان مناسب للفقراء و سيئى الحظ |
| Gidecek hiçbir yeri yoktu. Gizlenmek için tek bildiği yere gitti. | Open Subtitles | لذا، لم يكن هناك مكان آخر ليذهب إليه ...لقد انتهى به الأمر بالاختباء في مكان واحد |
| Annemin kaçabilecek bir yeri yoktu. | Open Subtitles | والآن ليس هناك مكان لماما كى تذهب اليه |
| Annemin kaçabilecek bir yeri yoktu. | Open Subtitles | والآن ليس هناك مكان لماما كى تذهب اليه |
| Üzgünüm. Gidecek başka yeri yoktu. | Open Subtitles | أنا آسف , ليس لديها مكان آخر تذهب إليه |
| Gidecek yeri yoktu. | Open Subtitles | ليس لديها مكان أخر لتذهب اليه |
| Zavallı Mary'nin kaçacak yeri yoktu. | Open Subtitles | ماري) المسكينة ليس لديها مكان لتذهب إليه) |