| Tanrı aşkına seni çocukluğundan beri her türlü zorluktan koruduk eşsiz yeteneğini fark edip seni bugünler için hazırladık. | Open Subtitles | ياإلهي, لقد قمنا بحمايتك بكل ما نملك, حتى من طفولتك, و أزلنا كل العوائق, كل ذلك كي تنمي موهبتك. |
| Ölümü yaklaştıkça da taşıyıcının bağışıklık sistemini kontrol etme yeteneğini kaybediyor. | Open Subtitles | و أثناء موته، يفقد ذلك الطفيل القدرة على التحكم بدفاعات المضيف |
| Yugi, kesinlikle haklısın. Ben de bir son vereceğim. Parlayan Mavi Göz, özel yeteneğini devreye sok. | Open Subtitles | فعلاً انهاء المباراه هو ما سافعله يا تنيينى استخدم قدرتك الخاصه |
| Bir halkı yok etmenin en iyi yolu, üreme yeteneğini yok etmektir. | Open Subtitles | أفضل وسيلة للقضاء على الشعب هي بأن ينزعو منه قدرته على التوالد. |
| Bizimle çalışıyor olmasının, yeteneğini yok ettiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد بأن تواجده في شركتنا سيدمر موهبته ؟ |
| Ben ona muhteşem yeteneğini hatırlatana dek kim olduğunu unutmuştu. | Open Subtitles | ونسوا الذي كان حتى أنا يذكره من له موهبة كبيرة. |
| Demek sebep buydu. Ben de yeteneğini kaybettin sanmıştım. | Open Subtitles | إذاً هذا ما حدث و أنا الّذي كنت أظنّ بأنّك فقدت موهبتك فحسب |
| Hikaye uydurma konusundaki yeteneğini düşünürsek, bu senin için bir problem olmaz. | Open Subtitles | تلك يجب أن لا تكون مشكلة في إختلاق القصص تبدو لكي تكون موهبتك الهية |
| Sen satıcı olarak doğmuşsun. yeteneğini boşa harcama. Geri dön. | Open Subtitles | أنت رجل مبيعات ممتاز يا أندي لا تضيع موهبتك عد إلي. |
| Bana 8 yıldır içinde yaşadığımız dünyayı yaratma yeteneğini verdikleri yer. | Open Subtitles | وأعطوني القدرة لخلق العالم الذي عشنا به خلال السنوات الثمانية الماضية |
| Ve eğer onun kahramanı olmak istiyorsan o inanılmaz yeteneğini benim için kullanmalısın. | Open Subtitles | وإن كنت تريد حقا أن تكون بطلها ستضع تلك القدرة العجيبة تحت تصرفي |
| Ama daha da önemlisi, bana inanma yeteneğini, başarabileceğime tamamen inanma yeteneğini verdiler. | TED | لكن الشئ الأكثر أهمية، أنهم أعطوني القدرة للإيمان، للإيمان الكامل أنني أستطيع. |
| Üstün olarak, ekibe liderlik etme yeteneğini sorguluyorum. | Open Subtitles | كمشرفتك، انا اشكك فى قدرتك على قيادة فريقك |
| Başkalarına anlayış göstermedeki üstün yeteneğini kullan lütfen. | Open Subtitles | أريدك أن تخرجي قدرتك الكبيرة على التعاطف للحظة. |
| Gerçi biraz belli ama bu adam Alfa yeteneğini sizin üstünüzde kullanıyor. | Open Subtitles | لا بد ان هذا يجلي الحقيقه لكن هذا الرجل يستعمل قدرته عليكم |
| Görev almaması, yeteneğini boşa gitmesi, olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | هذا ما أتحدث عنه، فالرجل يبدد موهبته في دوريات الشوارع |
| Sirena'ya baktığınızda göreceğiniz şey, yeteneğini keşfedip olağanüstü bir adanmışlıkla bunun üstüne giden bir insandır. Ve benim argümanım şudur ki; | TED | ما لدينا هنا هي إنسانة ذات تفاني غير عادي وجدت موهبة. ورأيي هو، |
| Dövüş yeteneğini babandan aldığını zannetmedin, değil mi? | Open Subtitles | لم تظنّي أنّك حصلت على مهارات القتال من أبيك، صحيح؟ |
| Annen saklanmadan önce, senin üstüne düşen sorumluluktan bahsetmiş olmalı, elinde sonunda yeteneğini kullanman gerektiğini. | Open Subtitles | لا بد أن والدتك قبل أن ترحل, اخبرتك بأن المسؤوليّة تقع على عاتقك عاجلاً أم آجلاً ستستخدمين هبتك |
| yeteneğini kaybediyorsun, İbo. Şişko ve sarsak olmaya başladın. | Open Subtitles | انت تفقد لمستك يا ايفو لقد أصبحت بديناً ومهملاً |
| Onu kız kardeşinden uzak tutmamız gerek. Onun yeteneğini de alması riskine giremeyiz. | Open Subtitles | يجب أن نبعده عن أخته، فلا يمكننا المخاطرة في أن يمتص قدرتها أيضًا |
| yeteneğini tamamen kendine saklaman biraz bencilce değil mi sence de? | Open Subtitles | يبدو الأمر أنانيًّا بعض الشيء بإبقاء كل تلكَ الموهبة لنفسكِ، أوَلاتعتقدين؟ |
| 70'lerde Senatör Frank Church'un yönettiği gibi ve ülkenin istihbarat yeteneğini çökertmeye gidiş gibi. | Open Subtitles | قادها السيناتور كريتش في السبعينيات وأدت إلى تدمير قدرات الولايات المتحدة الاستخبارية |
| yeteneğini kısabildiğimiz sürece, etkilerinde gerileme olacaktır, bunun anlamı Garrity yakında görevine dönebilecek. | Open Subtitles | بمجرد ايقاف قدراته الأعراض بدأت بالاختفاء هذا يعني أن جاريتي سوف يرجع للعمل قريبا |
| Chloe yeteneğini babamın benden çaldığı o haftaları bulman için kullanmanı istiyorum. | Open Subtitles | كلوي اريدك ان تستعملي قدرتكِ لمساعدتي في استرجاع عدت أسابيع سرقها مني ابي |
| Ama eğer zekanı,kararlılığını yeteneğini ve cesaretini kullanırsan burada yani dünyanın çatısında yaşamak mümkün olabilir. | Open Subtitles | ولكنك إذا إستخدمت المهارة ، العزم الاصرار والشجاعة مِن الممكن أن تُكوِّن الحياة هنا عند قِمَّة العالم |