| Eğer Madonna kadar dikkat çekici bir icracı olmak istiyorsanız bize bu sene ulusal yarışma ödülünü getirecek yetenekte Madonna gibi düşünmeye, onun gibi davranmaya başlamanız gerekiyor. | Open Subtitles | لأنك لو تريدين أن تكوني مؤدية ثابتة مثل مادونا مهارة كتلك ستوصلك للعالمية | 
| Terörist hücrelerin gizli doğasını düşünürsek bizde olmayan bir yetenekte ustalar. | Open Subtitles | حسنا، بالأخذ فى الاعتبار الطبيعة المبهمة للخلايا الارهابية انهم يستفيد من مهارة لا نملكها التسلل | 
| Atış alanını kullanamadık biz de başka bir askeri yetenekte yarışmayı seçtik. | Open Subtitles | لا يمكننا استخدام مجال الرمي، لذا علينا أن تختار مهارة جندي أخرى لنتنافس عليها. | 
| Zemindeki herkesin işi başından aşkın halde ve onun yerine geçebilecek yetenekte kimse yok. | Open Subtitles | الكل مشغول هنا بالفعل .أو غير مؤهل للقيام بالعمل | 
| "Bu sorunun bana sorulması normal, çünkü ne de olsa ben sadece minder dağıtacak yetenekte bir adamım. | Open Subtitles | و إنه سؤال عادل" ...ليسألني لأني بنهاية المطاف ...مؤهل لأفعل شياً مثل توصيل الأريكة | 
| Azmine hayranım ama madem kullanmak istiyorsun bir yeteneğinde ustalaşmalısın, o yetenekte yalnızca sen ustalaşabilirsin. | Open Subtitles | أنا معجب بحماسك، لكن إن كنت ستفعل ذلك هناك مهارة واحدة يجب أن تتقنها مهارة أنت الوحيد الذي يمكنه إتقانها | 
| Bir yetenekte ustalaşmak için on bin saat mi gerkiyor? | Open Subtitles | يتطلب 10 آلاف ساعة لإتقان مهارة | 
| Bir yetenekte ustalaşmak için on bin saat mi gerkiyor? | Open Subtitles | يتطلب 10 آلاف ساعة لإتقان مهارة | 
| - Yazabilecek yetenekte olduğum tek şeyi. | Open Subtitles | - فقط الأمور التي أنا مؤهل للكتابة عنها |