| Yeterince şey duydum. | Open Subtitles | حسنا، سمعت بما فيه الكفاية. |
| Yeterince şey duydum. | Open Subtitles | حسنا، سمعت بما فيه الكفاية. |
| Yeterince şey duydum. | Open Subtitles | سمعت بما فيه الكفاية! |
| Burada bir katil aradığımıza inanmamı sağlayacak Yeterince şey duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت ما يكفي للإقتناع أننا نبحث عن قاتل واحد هنا |
| Onun hakkında Yeterince şey duydum. | Open Subtitles | الرجل الذي قتل في الفندق - لقد سمعت ما يكفي عنه - |
| Rekabet gücü yüksek ülkeler hakkında Yeterince şey duydum. | TED | لقد اكتفيت من السماع عن الدول المتنافسة. |
| Mutlu ülkeler hakkında da Yeterince şey duydum ama sonuç olarak bu hala bencilce bir şey. | TED | لقد اكتفيت من السماع عن الدول السعيدة لأنه في نهاية الأمر ما يزال فعلا أنانيا. |