| Kontrolörlerle mühendisler Yoldalar ama dediğim gibi, bu işler zaman alıyor. | Open Subtitles | المفتشون والمهندسون في طريقهم ولكن كما قلت هذة الاشياء تاخذ وقتا |
| Yapımcılar Yoldalar ve Brad ile Angelina'yı gördüklerinde her şeyin mükemmel olmasını istiyorum. | Open Subtitles | المنتجين هم في طريقهم وأريد كل شيء ليكون مثاليا، عندما يرون براد وانجيلينا |
| Evet, ama takımın geri kalanını beklesen iyi olur. Yoldalar. | Open Subtitles | نعم، ولكن ربما عليك انتظار بقية الفريق، إنهم في طريقهم |
| CDC'yi gözlerini dört açması için uyarırım. Şu anda Yoldalar. | Open Subtitles | لقد أبلغت مركز السيطرة علي الأمراض عنها، إنهم في الطريق. |
| Polisler seninle konuşmak istiyor. şu anda Yoldalar. | Open Subtitles | الشرطة تريد التحدث إليك انهم في الطريق إلى هنا |
| Polisler, onunla konuşmak için Yoldalar. Bırakalım onlara anlatsın. | Open Subtitles | الشرطة في طريقها للتحدث إليه دعيهم يتعرفون هم على الحقائق |
| Polis çağırdım. Yoldalar. | Open Subtitles | ، لقد إتصلت بالشرطة إنها فى الطريق إلى هنا |
| Ya bugün ayrılıyorlar, ya da Yoldalar. | Open Subtitles | قال أنهم يغادرون اليوم أو أنهم في طريقهم |
| Ticaret Odası üyeleri ve başka hayranlar Yoldalar. | Open Subtitles | أعضاء الغرفة التجارية والمعجبون في طريقهم |
| Ben Boss Hogg. Duke'ler Yoldalar. | Open Subtitles | الزعيم هوق يتحدث أبناء الدوق في طريقهم الى المحكمة |
| Cylonlar yük gemisini gördü. Yolunu kesmek için Yoldalar. | Open Subtitles | ,السيلونز شاهدوا الناقلات انهم في طريقهم لاعتراضهم |
| Dediğim gibi, raporlar hazır ve Yoldalar. | Open Subtitles | مثل ما قلت، أنهيت التقارير إنهم في طريقهم |
| Efendim. Orda mısınız? Polis ekipleri Yoldalar. | Open Subtitles | سيدي , هل أنت هناك سيدي , الشرطة في طريقهم |
| Kumandan, 713 destek gönderiyor. Şu an Yoldalar. | Open Subtitles | قائدي، 713 أرسل التعزيزات في الطريق ما موقفكَ؟ |
| - Kahrolası. Diğerlerine haber verdin mi? - Marnix ve Chris Yoldalar. | Open Subtitles | تبا هل اتصلت بالاخرين بعد كريس في الطريق الينا الان |
| Kapıdan kim girerse vur. Baban ve adamları Yoldalar. | Open Subtitles | أطلق النار على أي شخص يدخل الباب والدك ورجاله في الطريق |
| Çoktan çağırdım. Yoldalar. Geri çekil. | Open Subtitles | اتصلت بهم وهم في الطريق ارجعوا للخلف حسناً ، حسناً |
| - Yoldalar şu an. Kovboylar ve helikopterlerin inişi duyarsınız zaten. | Open Subtitles | إنه في الطريق سيحضر و معه رعاة البقر و مروحيه |
| Yoldalar, bekle ambulans nerede? | Open Subtitles | هم في الطريق أين الفريق الطبي؟ نحتاج لفريق طبي |
| Donmuş köpekbalığı leşleri Miami'deki balık marketine doğru Yoldalar. | Open Subtitles | جوف أسماك قرش مجمدة في طريقها إلى سوق ميامي للأسماك |
| Kuvvet komutanları ve çok sayıda kabine üyesi Yoldalar. | Open Subtitles | الوزراء ومعظم أعضاء المجلس فى الطريق إلى هنا |
| Acil durum ekipleri Yoldalar ama bu kadar yükseğe faydaları olmayacaktır. | Open Subtitles | خدمات الطوارئ في طريقهم إلينا لكنهم لن يستطيعو الوصول إلى هذا الإرتفاع |
| CTU ajanları şu anda Yoldalar. | Open Subtitles | عملاء وحدة مكافحة الإرهاب في طريقهم لهنا الآن |
| Şu anda Yoldalar. | Open Subtitles | إحسان المحبوب هما في طريقهما إلى هنا الآن |
| Ambulans çağırdık. Yoldalar. | Open Subtitles | استدعينا المسعفين إنهم فى طريقهم إلى هنا؟ |
| Arama Kurtarma'yı aradım, Yoldalar. | Open Subtitles | لقد إتصلت بفرقة البحث والإنقاذ، إنهم بطريقهم إلينا. |