| Anlaşma olmazsa buraya yüz anagemi yollarlar. | Open Subtitles | بدون المعاهده ، سيرسلون المئات من سفن القياده هنا |
| Kaç gün sonra bizi aramaları için birilerini yollarlar? | Open Subtitles | أتعتقد بعد كم يوم سيرسلون شخصا ما لكى يبحث عنا ؟ |
| Bunlardan birini bana her yıl yollarlar. Muhtemelen milyon tane basıyorlardır. | Open Subtitles | يرسلون لي واحدة في كل سنة من المحتمل يطبعون مليون نسخة |
| Bir gemide öldürüldüğünde, eşyalarını nereye yollarlar? | Open Subtitles | عندما تموت على متن سفينه أين يرسلون أغراضك؟ إلى أقربائكِ |
| Başka birini yollarlar. Bunu tek başına yapmamalısın. | Open Subtitles | يمكنهم أن يرسلوا شخصاً آخر لا يجب أن تفعلي هذا وحدكِ |
| Liselere kuklayla gösteri yapmaya yollarlar herhalde. | Open Subtitles | إنـهم على الأرجح، سيرسلونني إلـى المدرسة الثانوية مـع دمية |
| L.A. Times'a yollarlar. Bak... peşinde olduğun insanlar... bel bağladığın insanlardır. | Open Subtitles | "ويرسلون واحده "للنيويورك تايمز "وواحدة إلي "إل إيه تايمز |
| Resmi gazeteyi aradığım an buraya bir muhabir yollarlar. | Open Subtitles | مكالمة واحدة للصحيفة، وسيرسلون مراسل لهنا |
| Geçit yere gömülmüşse kurtarma ekibi yollayamazlar. Bu durumda Odyssey'i yollarlar. | Open Subtitles | سيرسلون الـ[أوديسي] إذاً الأرجح أنها متوجّهة إلى هنا |
| Kartlarını doğru oynarsan, para bile yollarlar. | Open Subtitles | وإن لعبت اللعبة جيدا سيرسلون حتى النقود |
| Size yenilerini yollarlar. | Open Subtitles | وهم سيرسلون لك بديلا عنها |
| Her zaman yenileri yollarlar zaten. | Open Subtitles | همّ دائمًا يرسلون المستجدين إلى هنا للمحاولة. |
| Öfkeli çocuğu yetimhaneye yollarlar. | Open Subtitles | يرسلون الطفل الصغير الغاضب لمدرسة الأولاد |
| Ruhsat için başvurduğunda, belediyeden birini yollarlar. | Open Subtitles | عندما تقدم على طلب رخصة سوف يرسلون شخص من مكتب مدير المدينة |
| Etkinlik gecesi, adresi... ve giriş saatiyle giriş kodunu yollarlar. | Open Subtitles | من عادتهم ليلة الحدث، أن يرسلوا لك عنواناً ووقت الدخول و كلمة رمزية |
| Savaşırken Yoma gücü kullanıldığında vücudun kullanılan kısımları Yokilerini yollarlar. | Open Subtitles | اولئك الذين يحاربون بقوة "اليوما" يجب أن يرسلوا اليوكي" خاصتم إلى الأعضاء التي يستعملونها أثناء القتال |
| Kadın suçlular Lompoc'a girmiyor. Muhtemelen Hazelton'a yollarlar. | Open Subtitles | سجن (لومباك) لا يأوي سجينات، غالبًا سيرسلونني لسجن (هازلتون) |
| Kadın suçlular Lompoc'a girmiyor. Muhtemelen Hazelton'a yollarlar. | Open Subtitles | سجن (لومباك) لا يأوي سجينات، غالبًا سيرسلونني لسجن (هازلتون) |
| Mektup yazarlar. Doğum günü kartı yollarlar. | Open Subtitles | سيكتبون ويرسلون بطاقات أعياد الميلاد |
| Arama ekibi yollarlar. | Open Subtitles | وسيرسلون فريق بحث. |
| Ya da seni hep önden yollarlar ve bir gün yanlış kapıdan içeri girersin. | Open Subtitles | أو أنهم يرسلونك مبكراً عدة مرات حتى تخطئ الباب يوماً ما |