"yumruk attım" - Translation from Turkish to Arabic

• لكمت
• لكمتها
• لقد ضربت
• لكمتُ

General'in oğluna yumruk attım. Bir saat içinde sıradan bir er oldum.
لقد لكمت ابن الجنرال فأصبحت جندياً في اللحظة نفسها

Geçen sene, bir kadının göğsüne öyle hızlı bir yumruk attım ki kalbi durdu.
منذ عام مضى لكمت امرأة بقوة في صدرها، فتوقف قلبها

Fiziksel olarak bir kuşa yumruk attım ve korkunç hissediyorum.
فعلياً لكمت طيراً، وأنا أشعر بالأسى حوله.

Suratına bir yumruk attım.
... حسناً, لكمتها في وجهها

Bu dünyadaki en iyi arkadaşıma senin için yumruk attım.
لقد ضربت أفضل صديق عندي في العالم على وجه .

Kızın tekine yumruk attım ve dişlerini döktüm.
لقد لكمتُ فتاة غبيّة على فمّها وأسقطتُ أسنانها،

Ona vurmayayım diye duvara yumruk attım efendim.
لقد لكمت الحائط حتى لا أضربها يا سيدي

Birlikte yaşadığın adama yumruk attım.
لقد لكمت الرجل الذي تعيشين معه

-Bay Burns'ün 104 yıllık yüzüne yumruk attım.
- لكمت (بيرنز) في وجهه البالغ 104 أعوام -

Hayır, balinaya yumruk attım, hem de tam suratının ortasına.
لا لكمت حوتا... في وجهه مباشرة

Geçen gün bir adama yumruk attım.
لقد لكمت رجلاً ذلك اليوم

Kıdemlime yumruk attım.
لقد لكمت طبيبي المقيم

Harikayım! Andi'nin erkek arkadaşının suratına yumruk attım.
لقد لكمت للتو حبيب (اندي على وجهه

Ty Fleming'e yumruk attım çünkü herkese benim adi biri olduğumu söyledi.
لكمت (تاي فليمينغ) على وجهه... لأنه أخبر الجميع أني أكثر شخص لئيم سبق أن قابله

Allah'ın belası kapıya yumruk üstüne yumruk attım. Artık yumruk atamayıncaya kadar ağladım.
لقد ضربت ثم ضربت ذلك الباب، وبكيت حتى لم أستطع

Evet, hızlı bir yumruk attım.
- لقد ضربت هذا السافل لخروجه على الآداب

Biliyoruz zaten. Az önce Mick'e yumruk attım.
-نعلم، لكمتُ (ميك) توًّا .