| Herkes kendisini dinlesin diye yerinde duramıyor, hoplayıp zıplıyordu. | Open Subtitles | كان يقفز كثيراً... يحاول أن يجعل الكل... |
| Öyle mi? Peki neden durmadan etrafa zıplıyordu? | Open Subtitles | حقا, لم كان يقفز في الأرجاء فرحا؟ |
| O, o zıplıyordu ve ağaçkakan gülüşü yaptı. | Open Subtitles | ..كان كان يقفز وكان.. يضحك هكذا تعرفين |
| O, o zıplıyordu ve ağaçkakan gülüşü yaptı. | Open Subtitles | ..كان كان يقفز وكان.. يضحك هكذا تعرفين |
| Tavuklar yola zıplıyordu, tüyler uçuşuyordu. | Open Subtitles | الدجاج يقفز خارج الطريق والريش يتطاير |
| Telefon her çaldığında zıplıyordu. | Open Subtitles | كان يقفز في كل مرة يرن فيها هاتفه |