"zamanı olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

• أن الوقت
• أنه حان وقت
• أنه الوقت

Niçin bunun doğayı taklid etme zamanı olduğunu düşündünüz ve sinek kuşunu kopyaladınız?
لم صرنا نعتقد أن الوقت قد حان لأن نقلد الظواهر الطبيعية وأن نستنسخ آلية عمل الطائر الطنان؟

Şu an haklı olduğumuzu kanıtlamanın zamanı olduğunu düşünüyoruz.
حسناً ، فإننا نرى أن الوقت قد حان الآن لنثبت أننا علي حق.

Ben sadece biraz yavaşlatmak, biliyorsun zamanı olduğunu düşünüyorum.
أعتقد أن الوقت قد حان لنخفف الأمر قليلاً ، تعلمين

Yemek zamanı olduğunu anlaması için meme ucuyla dudağını gıdıkla.
أهلاً - جربي أن تداعبي شفتها بحلمتك - لتفهم أنه حان وقت الرضاعة

hadi ama, göz damlası zamanı olduğunu biliyorsun. Bırak beni!
أنت تعرفين أنه حان وقت قطرتك

Şükran duyma zamanı olduğunu biliyorum ve o olmadığıma şükran duyuyorum.
.. أعتقد أنه الوقت لتقديم الشكر وأنا شاكرة لأنني لست مكانها

Eve gelmenin zamanı olduğunu düşünmüyor musun?
ألا تعتقدين أنه الوقت كي تعودي إلى المنزل ؟

Geleceğe doğru bakmanın zamanı olduğunu düşündüm ve burası başlamak için doğru yer gibi gözüktü.
لقد قررت أن الوقت قد حان للبدء بالنظر للمستقبل . و بدا هذا المكان الأمثل للبدء

Sonra görev gücüne çağırıldım... - ...ve eve gelme zamanı olduğunu anladım.
،ثم تلقيت اتصالاً لترأس الفرقة الخاصة ثم أدركت أن الوقت حان للعودة إلى الوطن

İki saat önce sorduğu soruya cevap vermenin tam zamanı olduğunu söylüyor. - Ne kadar paramız var?
يعني أن الوقت قد حان للإجابة .عن السؤال الذي سألتهُ منذُ ساعتين

Basın, araştırma ve STÖ çalışmaları sektörlerimiz kısmen ekonomide olan olaylardan etkilenmekle çöküntü ve değişim içinde olduğundan görmenin etiğini gözden geçirmemizin zamanı olduğunu düşünüyorum.
وأظن أن الوقت مناسب الآن لمراجعة أخلاقياتنا للرؤية، بينما مهننا كمراسلين وباحثين ومنظمات غير حكومية تنهار وتتغير، بشكل جزئي بسبب ما يجرى في الاقتصاد.

Almanac ekim zamanı olduğunu söylüyor.
يقول الكتيب أن الوقت قد حان للزراعه

Kim olduğunu cesaretle karşılamanın zamanı olduğunu düşünmüyor musun?
ألا تعتقد أن الوقت حان لتواجه حقيقتك؟

İşleri hızlandırmanın zamanı olduğunu düşünüyorum.
أعقتد أن الوقت حان لنخطوا خطوة للأمام

Dans zamanı olduğunu fark etmemiştim.
لم أكن أدرك أن الوقت قد حان للرقص.

Doğru zamanı olduğunu biliyordu.
عرفت أن الوقت قد حان

Bunu temizlemenin zamanı olduğunu düşünüyorum.
-يا أخي -أعتقد أنه حان وقت التظيف

Evet, Patrick, bunu zamanı olduğunu düşünüyorum iyi geceler demek için.
حسنا، باتريك، أعتقد أنه الوقت لقول ليلة سعيدة لك