| - Seninkiler ne zaman gelecek? - Daha sonra. Toplanıyorlar. | Open Subtitles | ـ متى سيأتي ـ في وقت لاحق، لقد حزموا امتعتهم |
| Öyle bir zaman gelecek ki oğlum, beni tanıdığına pişman olacaksın. | Open Subtitles | سيأتي الوقت الذي عنده ستتمني الا تقابلني فيه |
| Tutku dolu hayallere dalmakta bir sakınca yok ama öyle bir zaman gelecek ki, büyüyeceksiniz ve donunuzu indirecek düzgün bir adam bulmanız gerekecek. | Open Subtitles | أنصتوا , من الجيد أن تبتهجوا بعد القبلة ولكن سيأتي وقت يتحتم عليكن أن تنضجوا وتجدن الشخص المناسب وتخلعون رداء العفة |
| Hava desteği ne zaman gelecek? | Open Subtitles | متى سيصل الدعم الجوي إلى هنا ؟ |
| Hazır bahsetmişken, yönetmen ne zaman gelecek? | Open Subtitles | بالحديث عن ذلك متى سيعود المخرج ؟ |
| Bir daha ne zaman gelecek bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف متى تأتي إلى هنا في المرة القادمة |
| Anestezist ne zaman gelecek? | Open Subtitles | متى ستأتي أخصائية التخدير إلى هنا؟ |
| Bunun için onsekiz ay bekledin. Bir sonraki ne zaman gelecek kim bilir? | Open Subtitles | لقد انتظرت 18 شهراً كي تحصل على هذا من يعرف متى ستكون المرة القادمة؟ |
| baba saat 4 oldu,yıldızımız ne zaman gelecek? | Open Subtitles | أبي، إنها الساعة الرابعة متى سيأتي البطل ؟ |
| Peki doğru zaman ne zaman gelecek? Hikaye bitince mi? | Open Subtitles | اوه حقا اذا متى سيأتي الوقت المناسب بعد نهاية القصة توقفا انتما الاثنان |
| Ama artık benimkisi bitti be kim bilir 24 Şubat bir daha ne zaman gelecek? | Open Subtitles | أعياد الميلاد شيء خاص والان حفلتي أنتهت ومن يعلم متى سيأتي 24 من فبراير مرة أخرى؟ |
| O adamı görmeye devam edebilirsin ama öyle bir zaman gelecek ki bir müşteriyi korumak için ona yalan söylemek zorunda kalacaksın. | Open Subtitles | ولكن سيأتي الوقت الذي تكذبين فيه عليه من أجل حماية أحد الموكلين، ونحن لا نكذب على الصحفيين |
| Öyle bir zaman gelecek ki, yeniden beşinci yılınızda olmak isteyeceksiniz. | Open Subtitles | أعني, سيأتي وقت حين تتمنون العودة إلى السنة الخامسة مجددا |
| Öyle bir zaman gelecek ki hepimiz bir gün öleceğiz. | Open Subtitles | أردت فقط أن أقول أنه سيأتي وقت سنكون فيه جميعاً أمواتاً |
| Peki Kongre üyesi Faraday ne zaman gelecek? | Open Subtitles | إذاً، متى سيصل عضو مجلس النواب (فاراداي)؟ |
| Babam ne zaman gelecek? | Open Subtitles | متى سيصل والدك؟ |
| Buraya ne zaman gelecek? | Open Subtitles | ما الذي تفعلونه له؟ متى سيعود إلى هنا؟ |
| Birisi bana Lauren buraya ne zaman gelecek söyler mi? | Open Subtitles | هلا اخبرني احدكم متى تأتي لورين ؟ |
| Becky, herkesin adına konuşacağım ama derim ki: Dondurma ne zaman gelecek? | Open Subtitles | (بيكي) ، أظن أنني أتحدث بالنيابة عنا كلنا عندما أقول "متى ستأتي البوظة"؟ |
| Bir sonraki gerçek görev ne zaman gelecek merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أتسائل متى ستكون مهمتي التالية. |
| Bir zaman gelecek, yeniden bir şeyi isteyeceğim ve kendimi bu hale düşürmeyeceğim. | Open Subtitles | وستأتي لحظة أريد بها شيئاً ما مجدداً... لحظة لن أرضَ لنفسي أن تكون في هذه الحالة, ولكنها لم تحن |
| - Pakistan temsilciler kurulu ne zaman gelecek? | Open Subtitles | -متى نتوقع مجيء الوفد الباكستاني؟ |
| Ordu ne zaman gelecek? | Open Subtitles | متى يأتى الجيش ؟ |
| Gerçek savaşçı ne zaman gelecek? | Open Subtitles | متى يصل المحارب الحقيقي إلى هنا؟ |
| - Benim sıram ne zaman gelecek? | Open Subtitles | أَقُودُ. متى يمكن أن يكون علي الدور، ايه؟ |
| Bunu sormaktan nefret ediyoruz, Majesteleri, fakat diğer Wurgisnacht kardeşleri ne zaman gelecek? | Open Subtitles | أنا على يقين أننى لا يجب أن أسأل .. لكن متى ستصل الراهبات ألآخريات ؟ |
| Lanet olası metro ne zaman gelecek? | Open Subtitles | متى سوف يأتي هذا القطار اللعين؟ |