"zehirlenmiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • تسمم
        
    • سمم
        
    • تم تسميمه
        
    • تسممت
        
    • سُمم
        
    • تم تسميمها
        
    • مسمم
        
    • مسممة
        
    • سممت
        
    • مسموماً
        
    • تم تسميم
        
    • سُمّم
        
    • سُمّمت
        
    • سمّم
        
    • مسموما
        
    Peki, zehirlenmiş olmayıp da bozuk şeyler yemiş olmasının ihtimali nedir? Open Subtitles اذن, ماهي الاحتمالات انها لم تسمم, بأنها تناولت بعض الطعام الفاسد؟
    Uther zehirlenmiş, ve bunu kimin yaptığını ikimiz de biliyoruz. Open Subtitles لقد سمم واعتقد إننا الاثنان نعرف من فعل هذا
    Sanırım bir tanesi zehirlenmiş ama diğerlerine ne olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles أعتقد بأن أحدهم قد تم تسميمه , ولكن ليس لدي أدنى فكرة عن ما قد حدث إلى الباقي
    Bunlar Texas'ta Brooks Hava Üssü'ndeki biliminsanı arkadaşlarımız tarafından şarbonla zehirlenmiş bir grup laboratuar faresi. TED هذه المجموعه من الفئران التي تسممت من صديقنا العالم هناك في تكساس في قاعدة بروكس الجوية ، بالأنثراكس
    Ne de babanı öldürmek için kullandığın maddeyle zehirlenmiş olmasının tesadüf olduğuna inanıyorum. Open Subtitles ولا اعتقد بانها مصادفة بانه قد سُمم بنفس العنصر الذي استُخدم لقتل والدك
    Pek fazla seçeneğimiz yok. zehirlenmiş. Open Subtitles حسناً ، ليس لدينا الكثير من الخيارات، لقد تم تسميمها.
    Bitaraf adalet sunuyor kendi dudaklarımıza zehirlenmiş kadehimizde ne var ne yoksa. Open Subtitles يجب أن تطبق العدالة على الجميع التي تجبرنا على أحتساء كاس .مسمم الذي نقدمه إلى الآخرين
    zehirlenmiş hissediyorum. Open Subtitles أشعر بأني مسممة
    Birinci Dünya Savaşı'ndan bu yana gazla sürekli zehirlenmiş. Open Subtitles تسمم في الحرب العظيمة ويتسمم منذ ذلك الحين
    Demek ki elimizde boğulmuş, karbon monoksitle zehirlenmiş, cildinde fosfin olan bir kurban var. Open Subtitles جميع الحق، لذلك لدينا في مركز فيينا الدولي الذي كان خنقا، تسمم أول أكسيد الكربون، ديه بصة على بشرتها
    Civa yüzünden zehirlenmiş ve kayıtlara geçmiş ne kadar çok insan var, bilmiyorlar bile. Open Subtitles لم يدقق أحد النظر في المستشفيات وينظر في السجلات الطبية ليرى كمّ الأشخاص الذين يعانون من تسمم الزئبق
    Kalp atışları düzensiz, bu zehirlenmiş olduğunun bir belirtisi. Open Subtitles نبضة غير طبيعى اعتقد انه قد سمم
    Usta akciğerlerini etkileyecek bir ilaç ile zehirlenmiş. Open Subtitles عمي سمم بمخدر و قد اثر هذا علي رئتيه
    McCourt, taxin adında bir alkaloit tarafından zehirlenmiş... Open Subtitles ماك كورت تم تسميمه بسائل قلوي اسمه تاكسين
    Cybelle, yaşlı bir Fae zehirlenmiş, ve korumam Petros onu geçen gece Open Subtitles سيبل عجوز من الفاي تم تسميمه والبارحة حارسي الشخصي بيتروس وجد
    Çin yemeğinden zehirlenmiş olabilirim. Kedi etiydi belki. Open Subtitles ربما تسممت من الطعام المكسيكى ربما الدجاج كان بيف مستورد للقطط
    Nadir bulunan bir kurtboğan türüyle zehirlenmiş. Open Subtitles -لقد سُمم بنوع نادر من خانق الذئب .
    zehirlenmiş. Neyle olduğu henüz belli değil. Open Subtitles تم تسميمها,لم يتم تحديد المادة بعد
    Vadi maden atıkları ile zehirlenmiş. Open Subtitles الوادي مسمم بسبب تسرب من المنجم
    Yanımda muhtemelen zehirlenmiş biri var. Open Subtitles أنا قادم مع ضحية مسممة
    Görünüşe göre Ivy iyi niyetinden geriye kalan azıcık kısmı da zehirlenmiş. Open Subtitles يبدو ان آيفي قد سممت كل ما تبقى لها من ارادة
    Leo'yu zehirlenmiş gibi gösterdi. Open Subtitles انه يجعلها يبدو وكأنها مسموماً
    Bu sincap büyük ihtimalle zehirlenmiş. Open Subtitles لقد تم تسميم هذا السنجاب على الأرجح تسمم ثانوي
    Silahla vurulmuş kapana yakalanmış, zehirlenmiş. Open Subtitles أصيب بجراح من الأسلحة، شُوّه بواسطة الفخاخ، أو سُمّم
    zehirlenmiş gibi. Open Subtitles - لقد سُمّمت‬ ‫
    Yani sodyum morfatla zehirlenmiş birine VTX verilirse,.. Open Subtitles إذن لو أنّ شخص ما الذي سمّم بالصوديوم morphate أعطى VTX
    Siyanür etkisini birkaç saniye içinde gösterir. Sualtında zehirlenmiş olmalı. Open Subtitles السيانيد يدفع الوفيات في ثوان، يجب أن يكون قد مات مسموما تحت الماء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more