| Onun acımasız uşağı Nottingham Şerifi, bu zorbalığı zalimce ve acımasızca uygulamıştır. | Open Subtitles | كان وحشيأ, ولكن حاكم " نوتينغهام " كثف هذا الطغيان بالعنف |
| Bu kurumsal zorbalığı yıkalım! Nesli tükenmekte olan bu kurbağalar için geçen haftaki oturma eyleminin... saçmalığın en üst noktası olmayacağını biliyordum. | Open Subtitles | لنغلب مؤسسة الطغيان! حسنًا. لم أعتقد أنه يمكننا التغلب على سخافة |
| Kral olabilmek için dört bir yana yayılan Kimera Karıncalar diledikleri zorbalığı yapmaktadırlar. | Open Subtitles | "تفرّق نمل (الكيميرا) عبر أنحاء العالم لكيّ يصيروا ملوكًا" "ويرتكبون أشدّ سجايا الطغيان أنّى وطأت أقدامهم" |
| Bükücülerin zorbalığı altında yaşamaktan usandınız mı? | Open Subtitles | هل تعبت من العيش تحت طغيان المتحكمين ؟ |
| Bükücülerin zorbalığı altında yaşamaktan usandınız mı? | Open Subtitles | هل تعبت من العيش تحت طغيان المتحكمين ؟ |
| zorbalığı yeryüzünden kazıyıp yaptıklarına pişman edelim ve onları gösterip kahkaha atalım. | Open Subtitles | دعونا نلقي التنمر على الأرض ونجعله يبكي ونكشفه ونضحك في وجهه |
| Tek istediğim beraber çalışmaktı ama zorbalığı sevmiyorum. | Open Subtitles | ،كلّ ما أردته هو بأن نعمل معًا .لكن لا أحبُ بأن يتمّ التنمر عليّ |
| - zorbalığı durdurmak için. | Open Subtitles | لإيقاف التنمر |