| Yani, diyorum ki her bir bilişsel duyuma tek tek bakıp evrimin ona ne yaptığına bakmak zorunda olduğumuzu anlayacağız. | TED | لذا سنجد أن علينا النظر لكل حاسة على حدة واحدة في كل مرة لمعرفة ماذا فعل لها التطور |
| Eminim bir açıklaması vardır. Bunu yapmak zorunda olduğumuzu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا واثقة بأن هناك تفسير للأمر لا أظن أن علينا القيام بذلك |
| Gitmek zorunda olduğumuzu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن علينا المغادر. أنا أودّع الفتيات وحسب. |
| Evet, ama İtalyan filmlerine yardım etmek zorunda olduğumuzu söyleme. | Open Subtitles | أجل، لكن لايقول بأننا يجب أن نساعد الأفلام الإيطالية |
| İstemediğimiz zaman bile yemek zorunda olduğumuzu söylüyorsunuz. | Open Subtitles | حتى عندما لا نرغب في الاكل تخبروننا بأن علينا القيام بذلك |
| Ne yapmak zorunda olduğumuzu neden bana söylemiyorsun? | Open Subtitles | لم لا تخبرينني بما علينا فعله؟ |
| Seni gerizekalı! Yemek zorunda olduğumuzu sana söylemiştim. | Open Subtitles | أنت غبي أحمق قلت لك أن علينا أن نأكل |
| Peki, Michael, bu durumda ona tazminat ödemek zorunda olduğumuzu da biliyor musun? | Open Subtitles | هل تدرك , " مايكل " , أن علينا الآن دفع تعويضات إنهاء الخدمة ؟ |
| Açıklamak zorunda olduğumuzu kim söyledi? | Open Subtitles | من قال أن علينا الظُهُور علانيةً؟ |
| Artık gitmek zorunda olduğumuzu anlıyorsun değil mi Darryl? | Open Subtitles | هل تفهم الآن أن علينا الذهاب ؟ |
| Artık gitmek zorunda olduğumuzu anlıyorsun değil mi Darryl? | Open Subtitles | هل تفهم الآن أن علينا الذهاب ؟ |
| Bunu yapmak zorunda olduğumuzu kim söylüyor? | Open Subtitles | من قالَ أن علينا فعل هذا؟ |
| Giordino'nun avantajını elinden almak zorunda olduğumuzu sen söylemiştin! | Open Subtitles | أنت الشخص الذي قلت أن علينا (أن نحصل على ما يخبئه (جوردينيو |
| Aynı zamanda, bizim kalmak zorunda olduğumuzu söyledi. | Open Subtitles | وأخبرتني ايضا بأننا يجب أن نبقى |
| Seni durdurmak zorunda olduğumuzu biliyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تعلم بأننا يجب أن نوقفك. نعم, نعم. |
| Passepartout, bu küstah arkadaş 6 saat içinde yola çıkmak zorunda olduğumuzu ya da İstanbul'daki bağlantımızı kaybedeceğimizi söyler misin? | Open Subtitles | (باسبارتو)، أخبر هذا الزميل بأننا يجب أن... نتحرك خلال 6 ساعات أو نحن سنتغيب عن نقطة الإتصال في (كونستانتينوبل) |
| Albüm almak için alternatif günler belirlemek zorunda olduğumuzu söyleme. | Open Subtitles | لا تخبرني بأن علينا أن نكتشف أغاني بديلة للأيام. |
| Fakat babam hayatta kalmak zorunda olduğumuzu söylüyor. | Open Subtitles | لكن يقول أبي بأن علينا النجاة.. |
| Sabah erken kalkmak zorunda olduğumuzu bilmiyormu? | Open Subtitles | - ألا يعلم بأن علينا أن نستيقظ مبكراً ؟ |
| Ne yapmak zorunda olduğumuzu neden bana söylemiyorsun? Çünkü hazır değilim. | Open Subtitles | -لم لا تخبرينني بما علينا فعله؟ |