Yine de daha güvenli bir yere gitmemiz gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أزال أعتقد إن علينا نقلك لمكان آخر أكثر آمانٌ |
Bu örneklerin hepsi dünya üzerinden, günlük hayatınızda yaşadığınız şeyler, fakat çok daha muhteşem bir şey var. | TED | كلّ تلك الأمثلة موجودة على هنا على الأرض، أشياء تختبرها يوميا في حياتك، لكن إليك أمر آخر أكثر دهشة. |
Bu konuyla alakalı, çünkü bu, daha yaratıcı, daha kendime dönük bir şeylere harcayabileceğim kadar uzun bir zaman, çünkü telefon elimdeyken önemli bir şey yapmıyorum. | TED | كان أمرًا جديرًا بالانتباه لأنه كان بإمكاني قضاء هذا الوقت في فعل أمر آخر أكثر انتاجية وإبداعًا، لأنني كنت استخدم الهاتف في أمور لا أهمية لها |
Ama bundan öte, gerçekten mantıklı başka bir park kuralını sürekli olarak ihlal ediyordu: | Open Subtitles | لكنه ينتهك أيضا قانون آخر أكثر صرامة للمتنزه |
Ama buzulun altında daha büyülü başka bir dünya daha var. | Open Subtitles | ولكن تحت الجليد هنالك عالم آخر أكثر سحراً وروعة |
Kendilerinden başka kimseyi sevemeyen tipler | Open Subtitles | الذين لا يمكن أن يبدو أن تحب أي شخص آخر أكثر من أنفسهم. |
Ya da çalışma yanlısı olmak için biraz daha ilham verici bir şey bulmak mümkün mü? | TED | أو هل هو ممكن إيجاد شيء آخر أكثر إلهاماً لنعمل علي تحقيقه؟ |
Ne zaman çizim masasında acayip bir karakter yaratsam, okyanusta ondan daha acayip bir yaratık buluyordum. | TED | كل يوم كنت ارسم مخلوقاً غريب على لوح رسمي كنت اجد مخلوقاً آخر أكثر غرابة .. وجنوناً مما رسمت في المحيط |
daha uygun birini seçsen olmaz mı? | Open Subtitles | ألا تظن انك يجب اختيار شخص آخر أكثر ملائمة ؟ |
daha sonra da ilkinden de beter bir erkeğe gittin. | Open Subtitles | قريبا ستزحفين لرجل آخر .أكثر دناءة من الأول |
Bütün bu özelliklere daha önemli bir şey katmalı ve çok okuyarak zihnini geliştirmelidir. | Open Subtitles | ومع هذا عليها أن تضيف شىء آخر أكثر جوهرية تحسين عقلها بالقراءة الغزيرة |
Açık denizdeki sualtı araçları 1990'da çok daha sıra dışı bir keşif yaptılar. | Open Subtitles | قامت غواصات الأعماق باكتشاف آخر أكثر إثارة للدهشة عام 1990 |
Kendin için daha düzgün yapacak şeyler bulmalısın. | Open Subtitles | لترى إلّم تبحث عن مصدر رزقٍ آخر أكثر إستقرارا |
İzninizi istemek zorundayız. Bir randevumuz daha var. | Open Subtitles | الآن نرجو المعذرة، لدينا موعد آخر أكثر من موعد في الحقيقة |
Çok büyük olmanın avantajlarından biri de başka birinin öldürdüğünü çalmanın çok daha kolay olmasıdır. | Open Subtitles | إحدى مزايا الحجم الضخم أن سرقة صيد أحدٍ آخر أكثر سهولة |
Ama özsaygıyı erkeklerden değil başka şeylerden öğrenmelisin. | Open Subtitles | لكنكِ بحاجة إلى تعلم الاحساس بعزة النفس من شيء آخر أكثر من الرجال. |
Bu öldürmek için yetkiden başka bir şey değil. | Open Subtitles | ليس هناك شىء آخر. أكثر من رخصة قتل لكِ عندما يريدون. |
Kendini daha fazla adayabilecek başka birini tanıyor musun? | Open Subtitles | أيُمكنكِ التفكير في أيّ أحدٍ آخر أكثر استثماراً في هذا؟ |
- Artık değil. daha ilginç başka bir ölümsüz daha buldum. | Open Subtitles | صادف أني وجدت خالدا آخر أكثر اهتماما منك |