"آخر تذهب" - Traduction Arabe en Turc

• Gidecek başka
• gidecek bir
• gidebilecek bir

Ama Gidecek başka yeri yok ve o benim kardeşim.
ولكن لديها أي مكان آخر تذهب إليه، وهي أختي.

Bana birlikte bir gece geçirdiklerini söylemişti. Gidecek başka yeri olmadığına inanamıyorum.
لقد اخبرتني انهما ناما ليلة واحدة معا لا اصدق انه ليس لديها مكان آخر تذهب اليه

Gidecek başka yeriniz yoktu.
جِئت لأنه لم يكن لديك مكان آخر تذهب إليه

Bu sabah olanlardan sonra, gidecek bir yeri kalmamıştı. - Kalmadı mı?
بعد ما حصل هذا الصباح , ليس لديها مكان آخر تذهب إليه

Mermi saniyede 275 metre hızla betona çarpıp gidecek bir yer bulamayınca paramparça olmuş.
الرصاصة تضرب الخرسان بسرعة 900 قدم في الثانية لكن ليس لديها مكان آخر تذهب له فتتفرق تماماً

Artık senin için gidebilecek bir yer yok.
لا يوجد مكان آخر تذهب اليه

Odamda kalmanın nedeninin Gidecek başka yerin olmaması sanıyordum.
حسنٌ، ظننت أنّك تعيش هنا لأنّه ليس لديك مكانٌ آخر تذهب إليه

Gidecek başka yeri yok.
ليس لديها أي مكان آخر تذهب اليه.

Gidecek başka yeri yok.
ليس لديها أي مكان آخر تذهب إليه.

Üzgünüm. Gidecek başka yeri yoktu.
أنا آسف , ليس لديها مكان آخر تذهب إليه

Çünkü Gidecek başka bir yeri yoktu.
لم يعد لها مكان آخر تذهب إليه

Hadi ama, Shiv. Gidecek başka yeri yok.
بربّكِ يا (شيف) ليس لديها أيّ مكان آخر تذهب إليه

Sanırım Lobos seni kapı dışarı ettiğinde Gidecek başka yerin kalmamıştı, değil mi?
ألم يكن لديك مكان آخر تذهب إليه حين طردك (لوبوس)؟

Gidecek başka bir yeri yok.
-ليس لديها مكان آخر تذهب إليه

Şirkette kalmış çünkü zaten gidecek bir yeri de yokmuş.
وبقيت مع الشركة لأنّه لمْ يكن لديها أيّ مكان آخر تذهب إليه.

Çünkü bütün o paraya rağmen gidecek bir yerin yok.
لأنه حتى بكل هذا المال لن يبقى لك مكان آخر تذهب إليه