Sana mektuplarımda ne kadar Üzgün olduğumu dile getirdim. | Open Subtitles | حسنًا، وضّحتُ لكِ في رسائلي كم كُنتُ آسفًا |
Onun için Üzgün değilim. Hatta zevk aldım. | Open Subtitles | أنا لست آسفًا بخصوص هذا في الحقيقة لقد استمتعت به |
Evet, ama hayat sigortası poliçesini ödemeyecek kadar Üzgün değilsiniz. | Open Subtitles | نعم، ولكن لستَ آسفًا إلى درجة أن تدفع مبلغ بوليصة التأمين على الحياة |
Ne kadar Üzgün olduğumu bilmelerini istedim. | Open Subtitles | تمنيت فقط لو يعلموا كم كنت آسفًا |
Aslında, üzgünüm ama Üzgün değilim. | Open Subtitles | في الواقع، المعذرة و لكنّني لستُ آسفًا |
Bunu duyduğun için Üzgün olma. | Open Subtitles | أنا لست آسفًا لسماع هذا |
- Sonuçta bayağı Üzgün görünüyor. | Open Subtitles | فيبدو أنه آسفًا للغاية. |
Seni burada gördüğüm için Üzgün değilim. | Open Subtitles | لستُ آسفًا على رؤيتك تقف هنا |
Kısa-vadecilik Meclis'i alıkoyuyor-- burada Meclis'ten biri varsa üzgünüm (Kahkahalar) aslında o kadar da Üzgün değilim -- (Kahkahalar) gerçek altyapı önergelerine yatırım yapmaktan alıkoyuyor | TED | التفكير قصير المدى يمنع الكونغرس -- آسف إذا كان أحد من الكونغرس هنا -- (ضحك) أو لعلّي لست آسفًا حقًا -- (ضحك) من صرف الأموال على بنى تحتية حقيقية. |
Haklısın, Üzgün değilim. | Open Subtitles | أنت محق، لست آسفًا! |
Üzgün olsan da umurumda değil Max. Bana ne... | Open Subtitles | -أنا لا أهتم إذا كنت آسفًا أم لا يا (ماكس)، أنا لا ... |
Ben Üzgün değilim. | Open Subtitles | أنا لست آسفًا. |
Ama çok da Üzgün değilim. | Open Subtitles | لستُ آسفًا للغاية ! |
Öldükleri için Üzgün değilim. | Open Subtitles | -لستُ آسفًا على موتهما . |
- Üzgün değilim. | Open Subtitles | -لستُ آسفًا . |