| Cleveland, üzgünüm, ama şirketin malına zarar verilmesine göz yumamam. | Open Subtitles | كليفليند انا آسف, ولكني لا استطيع تحمل تدمير ممتلكات الشركة |
| Üzgünüm ama buna son vermek zorundayız. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أتنبأ بهذا آسف ولكني مضطر أن أنهي الاجتماع |
| Anladım. Ryuzaki, Üzgünüm ama buradaki herkese ne düşündüğünü söylemem gerekiyor. | Open Subtitles | ريوزاكي ، أنا آسف ولكني سأقول ما كنت تفكر به أمام الجميع |
| Özür dilerim. Şu an konuşacak halim yok. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني لست في مزاج يسمح لي بالتحدث الآن |
| Özür dilerim. Sadece biraz zamana ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني بحاجه للقليل من الوقت |
| Kusura bakma, ama tüm vaktimi lise rivayetleri için harcayacak değilim. Ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | أن آسف , ولكني لن أقلق بسبب بعض إشاعات المدرسةالثانوية |
| Kusura bakma adamım. Bunu yutmadım. | Open Subtitles | آسف ولكني غير مقتنع بذلك. |
| Üzgünüm ama artık senin koltuk değneğin olmayacağım. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني لن أكون عكازاً لكي على أية حال |
| Üzgünüm ama hayvanlarla yaşamakta pek iyi değilim. | Open Subtitles | آسف , ولكني لست جيداً بالعيش مع الحيوانات |
| Üzgünüm ama sanırım size bu akşam pek yardımcı olamayacağım. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني لن أكون مفيد لكم الليلة أنتم لوحدكم الآن |
| Üzgünüm ama Lord Hazretleriyle konuştum ve o şu anki pozisyonuna daha uygun olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني تحدثت مع سيادة اللورد وهو مقتنع أن مكانك المناسب في منصبك الحالي |
| Bak, üzgünüm, ama ben yokum. | Open Subtitles | انظري أنا آسف ولكني خارج هذا أي شخص يستطيع فعل هذا |
| Üzgünüm ama benimle gelme riskini göze alamam. | Open Subtitles | أنا آسف... ولكني لا يمكن أن أخاطر بإحضارك معي |
| Üzgünüm, ama Jimmy'nin benzini bitmek üzere. | Open Subtitles | آسف, ولكني أحب الشراب قبل الأكل |
| Üzgünüm, ama latincem biraz paslandı. | Open Subtitles | آسف, ولكني لم أتحدث اللاتينية منذ دهر |
| Üzgünüm ama bir erkeğin dikkatini nasıl çekebileceğini biliyorum. | Open Subtitles | آسف ولكني أعرف كيف تجذبين إنتباه الرجل |
| Özür dilerim Bay Kaiba, ama hesaplarımızın doğru olduğundan emindim efendim. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني كنت متأكد من حساباتنا |
| Özür dilerim. Jordan ile bu konuda anlaştık, Shawn. | Open Subtitles | آسف ولكني متفق مع " جوردين " في هذا " الأمر يا " شون |
| Kusura bakma. Sadece biraz gerginim. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني متوتر قليلاً |
| - Kusura bakma ama ben istemiyorum. | Open Subtitles | أنا آسف ولكني لا... |