| Babam lastik patladı demişti, ama teyzem de akü bitti demişti. | Open Subtitles | أبي قال أنه إطار فارغ وهي قالت أنها إحتاجت دفعهٌ للبدء |
| Babam, "Okyanus değil, Meksika körfezi" demişti. Benim için farketmezdi. | Open Subtitles | أبي قال أنه خليج المكسيك،وليس المحيط لكن الأمر كان سيان بالنسبة لي |
| Babam nerdeyse ölecektin dedi. | Open Subtitles | أبي قال أنه كان من الممكن أن أموت وأنت كذلك |
| Babam komplomuza katılıp bizi okuldan erken çıkarabilirmiş. | Open Subtitles | أبي قال أنه سيشاركنا هذه المؤامرة ويخرجنا من المدرسة |
| Ve beni kötü insanlardan koruma uğruna, Babam da ölmüştü... | Open Subtitles | أبي قال , أنه سـ يحميني من الأشرار .. و لكن مات مُحاولاً ذلك |
| Rahatla. Babam avın en fazla iki hafta süreceğini söyledi. | Open Subtitles | أبي قال أنه سيذهب في رحلة صيد لمدة اسبوعين على الاكثر |
| Babam, gidip onunla kalmamın sorun olmayacağını söyledi. | Open Subtitles | أبي قال أنه لا بأس من ذهابي و المكوث معه |
| Babam, odama girmeden önce kapıyı çalın demişti. | Open Subtitles | أبي قال أنه عليكم أن تطرقوا الباب قبل أن تدخلوا |
| Babam zamanla sana ve çocuğa içerleyeceğimi söyledi, kendisi gibi. | Open Subtitles | أبي قال أنه سينتهي بي المطاف بالاستياء منك و من الطفل بنفس الطريقة التي استاء بها مني |
| Çünkü Babam dinlenmeyen bir telefona ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لأن أبي قال أنه يحتاج إلى هاتف لا يمكن تعقبه |
| Çünkü Babam dinlenmeyen bir telefona ihtiyacı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لأن أبي قال أنه يحتاج إلى هاتف لا يمكن تعقبه |
| Babam, Avrupa'ya karanlık çağlara gittiğini söyledi. | Open Subtitles | أبي قال أنه عاد إلى أوروبا، إلى عصور الظلام. |
| Babam, normal insanlara satmaya başladıklarında bir tane alabileceğimi söyledi. | Open Subtitles | هذا مخيف. أبي قال أنه يمكني الحصول على واحد حين يبدئوا |
| Babam, eve döndüğünde, yeni bir fırsatımızın olacağını söyledi. | Open Subtitles | أبي قال أنه حين تعودين سيكون لدينا فرصة أخرى |
| Babam kimi sevebileceğimi kontrol edemeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | أبي قال أنه ليس بوسعه أن يتحكم بمنَّ أحـب |
| Ama Babam bir daha karışmayacağını söylemişti. | Open Subtitles | ولكن أبي قال أنه لن يفعل هذا مرة أخرى |
| Hmm, Babam bütün inançları birleştireceğini söylemişti. | Open Subtitles | أبي قال أنه سيوحد جميع الأديان |
| Babam da kalamazsın diyor zaten. | Open Subtitles | على أيّ، أبي قال أنه لا يمكنني البقاء |
| Bak, Babam ilk birasını 12 yaşında içtiğini söylemişti. | Open Subtitles | أبي قال أنه شرب الجعة للمرة الاولى في الثانية عشرة... |
| Babam bunun harika olduğunu söyledi bile. | Open Subtitles | أبي قال أنه أمر رائع بالفعل. |