| Fakat babam olsaydı mesela Claire'in babası gibi çılgınlığa daha fazla meyilli olurdum. | Open Subtitles | لكن لو كنت أملك أبًا, مثل والد "كلير", قد يدفعني إلى الاتجاه الآخر. |
| Artık güzel saçlı babası olan mükemmel bir çocuk. | Open Subtitles | إنه الآن الطفل الرائع الذي يملك أبًا رائعًا بشعر رائع |
| Evliliğimizi sonlandıracağız, bu evi satacağız ve çocuklarımıza babalık yapmana izin vereceğim çünkü iyi bir baba olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | و سننهي هذا الزواج ونبيـعُ هذا المنزل و سأسمحُ لك أن تكون والدًا لأبنائك لأنّي أظنُّك أبًا جيّدًا |
| Bir çocuğa babalık yapacağımdan... emindim ben de. | Open Subtitles | لقد كنتُ متأكدًا من أنني سأصبح أبًا لفتاة |
| Neo-Nazi nifakçısı mı, yoksa şefkatli bir baba ve koca mıydım? | TED | هل كنت لاعبًا فاعلًا ضمن النازيين الجدد، أم هل كنت أبًا وزوجًا محبًّا؟ |
| Gerçekten baban değilim tabii. Onu henüz hak etmedim. | Open Subtitles | وعلى صعيد كوني أبًا فعليًّا، فلم أصبح حقيقًا بهذا بعد. |
| Eminim kötü bir babaydı. | Open Subtitles | إذًا ، أنا متأكدة أنهُ كان أبًا سيئًا |
| Kayıp bir babaya göre fedakarlığın etkileyici. | Open Subtitles | مقارنة بكونك أبًا غائبًا، فإن إخلاصك مبهر. |
| Bu komik çünkü sen o çocuğun resmen babası gibiydin ve o ise senin için hiçbir sikim yapmadı. | Open Subtitles | حسنًا، هذا طريف لأنك كنت أبًا لهذا الفتى تقريبًا وهو لم يفعل لك أي شيء |
| Kendi oğlumun babası olmayı istemek mi? | Open Subtitles | كيف لي أن أعرف إذا ما أريد أن أكون أبًا لابني؟ |
| İki çocuk babası biri vardı. | Open Subtitles | حسنًا .. الرجل الذي مات كان أبًا لطفلين |
| Yanlış. babalık demek, her fırsatta kendine bir şey alman demektir. | Open Subtitles | هذا خطأ، أن تكون أبًا يعني أنَّعليكمن وقتٍلآخر.. |
| Açıkçası bir bebeğe süper babalık yapmak hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | الحقيقة، أنني نوعا ما استمتعت بكوني أبًا رائعا للطفل، |
| Ama bu çocuğa babalık etmek de istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن، تعلم... أن أكون أبًا لذلك الطفل. |
| Bakın, onun iyi bir baba olmadığını biliyorum, ama sizde onu yalnız bıraktınız. | Open Subtitles | انظروا، أعلم أنه كان أبًا سيئًا. ولكنكم تخليتم عنه. |
| Sadece yeni bir baban olsun diye yeniden evlendim. | Open Subtitles | لم أتزوج مرة أخرى فقط لأعطيك أبًا آخر |
| Bir baban olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أن لديك أبًا. |
| Ayyaştı, ihmalkar bir babaydı ve korkunç bir kocaydı. | Open Subtitles | كان ثملًا أبًا مهملًا وزوج مريع.. |
| Biliyorsun, ben çocukken... tek istediğim bir babaydı. | Open Subtitles | تعلمين، حين كنت طفلا... كل ما أردته كان أبًا. |
| Hatırlıyorum da, çocukken bir babam bile yoktu. | Open Subtitles | أتذكر عندما كنت طفلا لم أكن حتى امتلك أبًا |
| Evet, üzgünüm. Şerefsiz babaya bağlı güven sorunu. | Open Subtitles | نعم أنا آسف، لديّ مشاكل تتعلق بالثقة وكان لدي أبًا بائس |
| Elinden geleni eksik etmiyor. İyi bir baba olacak. | Open Subtitles | إنّه معيل طيّب وسيكون أبًا جيّدًا. |