"أجل مقابلة" - Traduction Arabe en Turc

    • görüşme için
        
    • görüşmesi için
        
    • mülakat için
        
    • röportaj için
        
    Hayır, hayır. Aslında bugün sadece görüşme için geldim. Open Subtitles كلا، أنا هنا اليوم فقط من أجل مقابلة العمل
    Ufak bir görüşme için çağırdılar, fiyonk mu o? Yakışmış. Open Subtitles اتصلوا بي من أجل مقابلة صغيرة هل هذه سلسلة ، إنها جميلة
    görüşme için saat 10'da burada olacak. Open Subtitles سيكون هنا من أجل مقابلة العمل يوم الثلاثاء في تمام الـ 10.
    - Sana çok yakıştı. Daha ne olacak... Doğrusu, şu anda bir iş görüşmesi için kıyafetim uygun değil. Open Subtitles أي شيء آخر لكي أكون صريحة معك أنا لست متأنقة من أجل مقابلة للعمل الآن
    Sadece bir iş görüşmesi için buradayım. Open Subtitles . أنا هنا فقط من أجل مقابلة عمل
    Ortaklarla bir mülakat için seni kandırmayı umarak buraya geldim. Open Subtitles كنت أتمنى أن أقنعك أن تقابل الشركاء من أجل مقابلة
    röportaj için yarın buraya gelmenizi istiyoruz. Open Subtitles ونريد منك أن تأتي هنا , غدا من أجل مقابلة
    Avukatım dedi ki eğer yeni birşey bulurlarsa, ikinci görüşme için bizi yeniden çağıracaklarmış. Open Subtitles أخبرني محاميَّ أنهم سيتصلون من أجل مقابلة أخرى ان استجد جديد
    Bir tür görüşme için programını değiştirmeni. Open Subtitles يريد أن يعدل مواعيدك .من أجل مقابلة ما
    Lacey sen işveren ol, Nolan da seni telefondan görüşme için arasın. Open Subtitles (لاسي) ، لماذا لا تتظاهرين بأنك من ستعينين؟ و(نولان) ، لما لا تحادثها علي الهاتف من أجل مقابلة تليفونية؟
    Tanışmayı umuyorum ama. İş görüşmesi için geldim de. Open Subtitles أتمنى ذلك، لكنني هنا من أجل مقابلة عمل.
    Bir iş görüşmesi için yarın erkenden Seattle'da olmam gerek. Open Subtitles علي أن أكون بـ(سياتل) غداً باكراً من أجل مقابلة عمل
    Şey, ben Ellen Parsons iş görüşmesi için gelmiştim. Open Subtitles أُدعى (إلين برسنز) أنا هنا من أجل مقابلة عمل
    Başkan yardımcısı programını bir mülakat için yeniden ayarlayamaz. Open Subtitles نصف يوم من أجل هذا. نائب الرئيس لا يستطيع أن يعيد ترتيب جدوله من أجل مقابلة
    Ama mülakat için fotoğraf istiyorlar. Open Subtitles و لكن من أجل مقابلة العمل ،يحتاج إلى صور.
    - Bu tam da ailemin yani mülakat için bu düğüne gelmeseydim... Open Subtitles كل مافى الامر أن هذه هى العائلة، و... اذا تخلّفت عن الزفاف من أجل مقابلة عمل...
    Bir röportaj için onun otel odasında buluştuk. Open Subtitles لقد التقينا من أجل مقابلة في حجرتها بالفندق
    Özel bir röportaj için burada. Open Subtitles هي هنا من أجل مقابلة حصرية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus