| Annem çocuklara bakarken, ben de dolaşıyorum. | Open Subtitles | أمي تهتم بالأولاد لذلك كنت أجول قليلا. |
| Hayalet gibi koridorlarda dolaşıyorum. | Open Subtitles | أجول في الارجاء مثل الشبح |
| Kılıç dişlilerin avlanma alanının kalbinde büyük kediler ya da mermiler yerine çiçek bakması gereken bir hamile kadınla beraber dolaşıyorum. | Open Subtitles | أجول برفقة امرأة حامل والتي يفترض أنها طعم للنمور العملاقة و... - أجل، لا جولات إضافية |
| Bir insan evladı bulup da tur attırmak benim için büyük mutluluk. | Open Subtitles | أيّ وقت أجول فيه مع إنسان رفيق هو مربح لي |
| Bir insan evladı bulup da tur attırmak benim için büyük mutluluk. | Open Subtitles | أيّ وقت أجول فيه مع إنسان رفيق هو مربح لي |