| - Size söylemeye çalıştığım şu ki, yırtılan... - Hayır, ben yırtmadım. | Open Subtitles | ... أحاول أخبارك بأنكِ مزقتِ كلا , لم أفعل |
| Çıkış kağıdını verdim. Willie, söylemeye çalıştığım buydu. Az önce kapıda bir beyefendiyle karşılaştım. | Open Subtitles | هذا ما كنت أحاول أخبارك به , منذ لحظات "قابلت شخصاً عند البوابة أسمة "داويـد |
| söylemeye çalıştığım da bu. | Open Subtitles | هذا ما أحاول أخبارك به |
| Gerçekten bir şey anlatmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | حسنا، روس، أحاول أخبارك أمرا أجل |
| Bunu anlatmaya çalışıyorum. Oğlun değilim. | Open Subtitles | هذا ما أحاول أخبارك به لست أبنك |
| Sana yapmayacağımızı anlatmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول أخبارك اننا لن نفعل |
| Sana söylemeye çalıştığım şey çok basit, tamam mı? | Open Subtitles | ما أحاول أخبارك إياه يا ريجي) بسيط للغاية، حسناً؟ ) |
| Ben de bunu anlatmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | هذا ما أحاول أخبارك |
| - Sana bir şey anlatmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | - أحاول أخبارك بشيء عظيم ... |