| Bu tasvirde bağırsakları dışarıda. Bağırsakların içinde olduğu farklı tasvirler de görmüştüm. | Open Subtitles | هذا التوضيح بعينه يظهر أحشاءه متدلية لقد رأيت آخرين دون أحشاء بارزة |
| Ortalama bir balinanın bağırsaklarını çıkarıp, onları gerersen, üç mil ya olur ya olmaz. | Open Subtitles | تأخذ أحشاء حُوتٍ متوسّطٍ ثمّ تقوم بتمطيطها سوف تمتدّ إلى ما يزيد أو ينقص عن 3 أميال |
| Daha önce hiç 20 litre balık bağırsağı görmedin mi? | Open Subtitles | ألم تشاهدي 5 غالونات من أحشاء الأسماك من قبل؟ |
| Örnek olaylar kurbanın ölüm hikayesini iç organlarının anlattığını söyler. | Open Subtitles | الحوادث السابقة تخبرنا بأنّ أحشاء الضحايا ستروي لنا قصّة موته |
| Günahkârlara ebediyete kadar işkence etmek için cehennemin bağırsaklarında yapıldım. | Open Subtitles | تم وضعي في أحشاء الجحيم لأعذب المُذنبين من البشرية أبد الدهر |
| fakat en kötüsü ortalama bir stajyerin haftada 15-20 bağırsak boşaltması gerektiğidir. | Open Subtitles | لكن أسوأ حقيقة هي أن المتدرب يجب أن يخترق أحشاء من 15 إلى 20 جسد في الأسبوع |
| Ve ben Chicago'nun bağırsaklarından gelen çamurdan bir adamım. | Open Subtitles | وأنا فقط رجل طين من أحشاء شيكاغو. |
| Acımasızlığımızın kanıtlarını, arkamızda bıraktığımız kardeşlerinin karınları deşilmiş, bağırsakları çıkartılmış ve şekilleri bozulmuş cesetlerinde bulacaklar. | Open Subtitles | وسيكتشفون أدلّة على وحشيّتنا من خلال نزع أحشاء وتقطيع أوصال وتشويه جثث |
| Gaddarlığımızın kanıtı, arkamızda bırakacağımız, bağırsakları çıkmış, organları parçalanmış ve tanınmaz hale gelen kardeşlerinin cesetleri olacak. | Open Subtitles | وسيكتشفون أدلّة على وحشيّتنا من خلال نزع أحشاء وتقطيع أوصال وتشويه جثث |
| 11. yüzyılda çekme ve dörde bölme olağan cezalandırma yöntemiydi, hatta ayrıca kurbanlarıyla işleri bitince bağırsakları çıkarır ve başını keserlermiş. | Open Subtitles | خلال القرن 11 السحب و التقطيع لأربع قطع كان نوعا شائعا من العقاب بالواقع كانوا يخرجون أحشاء |
| Oyun arkadaşlarının bağırsaklarını çıkarmasını öğretmek. | Open Subtitles | تعليمها كيف تنتزع أحشاء رفيقيها بهذا الشكل |
| Öldürdüğümüz hayvanların bağırsaklarını çıkarırız.Bu yüzden benim için gayet normal. | Open Subtitles | كان علينا أن نخرج أحشاء مانصيده لذا هذا حقا ليس شيئا بالنسبة لي |
| Ve tüm tayfanın bağırsaklarını balıklar gibi dökerim. | Open Subtitles | لأنّي سأجدك، و أنتزع أحشاء طاقمك كلّه كالسمكة. |
| Güzel görünüyor olabilir ama kuş pisliği yaprak biti bağırsağı ve çürümüş et gibi şeyler yerler. | Open Subtitles | لربما هي تبدو جميلة إنها تأكل مخلفات الطيور و أحشاء اليرقانات و اللحم المتحلل |
| Gelin doktor, sizi temizleyelim. At bağırsağı çok pis kokar. | Open Subtitles | هيا ، أيُّها الطبيب ، دعنا نقم بتنظيفك فأنت تفوح منك رائحة أحشاء الحصان |
| Şaşırtıcı ve dikkat dağıtıcı yırtıcılara ek olarak, bazı deniz hıyarı türlerinin iç kısımları yapışkan ve toksiktir. | TED | بالإضافة إلى إخافة وتشتيت الحيوانات المفترسة، تكون أحشاء بعض أنواع خيار البحر سامة ولزجة. |
| Belki de bir solucanın bağırsaklarında ölsen daha iyi... | Open Subtitles | هذا أفضل من أن تموتي فى أحشاء دودة |
| Eğer olmazsa buradakilerin de içini dışına çıkarabiliriz, değil mi? | Open Subtitles | وإذا لم يعُد، فلعلّنا نبقر أحشاء أولئك القوم، أليس كذلك؟ |
| Bir zamanlar sırf bu üçünü deşmek için yedinizi birden öldürürdüm. | Open Subtitles | فيما مضى كنتُ سأقتل سبعتكم فقط لأبقر أحشاء هؤلاء الثّلاثة. |
| - Ne için? Bir gemi dolusu insanın daha içini deşmesi için mi? | Open Subtitles | لتقض أحشاء حمولة أخرى من البشر؟ |
| Ardından epey miktarda sakatatı alıp, ...kestane ve domuz pastırmasıyla sote yaparsın. | Open Subtitles | ثم تأخذ كومة، جدياً، من أحشاء العجل، وتسلقها مع بعض الكستناء وبعض لحم الخنزير الكندي. |
| Kapının topuzunun içinde de mikroskobik metal parçaları bulundu | Open Subtitles | وجدت أيضا مختبر الجزيئات المجهرية من المعدن داخل أحشاء مقبض الباب. |
| Sıcak tutmak için kafamızı sokacağız bu hayvanın bağırsağına. | Open Subtitles | لنبقى دافئيْن، إدخال رأسيْنا في أحشاء هذا الحيوان، علينا ذلك. |
| 14 kız öğrenciyi bıçaklamakla kalmadı. Sanat yapıyordu. | Open Subtitles | لم ينتزع أحشاء 14 طالبة وحسب لقد كانَ يصنع الفن. |
| Cehennemin derinliklerinden, en karanlık ve rezil ruhların ellerinde yapılmış bir ruh taşıyıcısı. | Open Subtitles | وعاء مصنوع يدوياً في أحشاء جهنم بواسطة الظالمين و السفلة |