| Lord Anubis'e bu zaferi ilettiğim zaman senin örnek katkını da anlatacağım. | Open Subtitles | سأخبر اللورد أنوبيس بتصرفك المثالي عندما أحكي له عن هذا النصر |
| Evet, önemli biriydi ama izin verin baştan anlatayım. | Open Subtitles | حسنًا، نعم كان ممثل مشهور جدًا لكن، اتركوني أحكي لكم بالتفصيل |
| hey,neden seni odama indirmiyorum, sana annemin ağzı gargara dolu olduğu zamanları anlatırım o bizim kira paramızı yolda kaybetti | Open Subtitles | لمـا لا نذهـب إلى غرفتـي و أحكي لك القصـة حيـن كـانت أمـي تحمل الكثير من غسول الفم و فقـدت نقـود الكـراء في الطريق |
| Hücrede, ortalığı biraz neşelendirmek için uydurduğum komik bir hikayeyi anlatıyordum sadece. | Open Subtitles | لقد كنت أحكي قصة في الزنزانة لقد اختلقتها لأجعل الأمر أكثر بهجة |
| Hayır, hayır, hayır istediğin hikayeyi anlat. | Open Subtitles | لا, لا, لا, أحكي أي قصة تروق لكِ. |
| Bu hikâyeyi bir daha anlatmamı isteme, çünkü bu bir kardeşe insanlık üzerine tüm umutları kaybettirecek türden bir hikâye. | Open Subtitles | لا تخبرني بأن أحكي لك هذهِ القصة ثانية لأنّ ذلك هو نوع القذارة الذي يجعل الشخص يفقد آماله في الإنسانية |
| ve ben yavaş yavaş – Ve o noktadan sonra hususi hikayeler anlattım. | TED | وشيئا فشيئا .. أخذت أحكي حكاياتي الشخصية من وقت لآخر. |
| - Bu çok iyi. Bu akşam, burada hikayemi anlatmama izin verdiğiniz için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | أريد شكركم جميعاً لجعلي أحكي قصتي الليلة |
| Belki onunla konuşup, ne kaçırdığını anlatmalıyım. | Open Subtitles | ربما يجب أن أتحدث معها و أحكي لها ماذا تفقد |
| Şimdi size farklı bakmakla ilgili bir hikaye anlatmak istiyorum ve bütün yeni algılar aynı şekilde başlar. | TED | الآن، أريد أن أحكي لكم قصة عن الرؤية بشكل مختلف، وجميع الإدراكات الجديدة التي تبدأ بنفس الطريقة. |
| Bak, benim için yaptığın her şey çok güzel ama bu sana hayat hikayemi anlatacağım anlamına gelmez. | Open Subtitles | اسمعي، إنه شيء رائع ما قمت به معي وكل شيء، لكنه لا يعني أن أحكي لك قصة حياتي. |
| Sana çocukluğumu bu noktada mı anlatacağım? | Open Subtitles | إذاً, أهذا الجزء الذي أحكي لكِ فيه عن طفولتي؟ |
| Evet, her şeyi anlatan kitabım için bana çok para ödediler ve gerçekten de her şeyi anlatacağım. | Open Subtitles | أجل، لقد تم دفع لي مبلغ كبير بشأن كتابي، وسوف أحكي كل شيء حقاً. |
| Çocuklar, sizlere küçük bir hikaye anlatayım. | Open Subtitles | يا أطفال، دعوني أحكي لكم قصة صغيرة |
| Sana uyuşturucuların yanlış kullanımı ile ilgili bir hikaye anlatayım. | Open Subtitles | دعني أحكي لك حكاية عن إدمان المخدرات |
| Size bir hikaye anlatayım. | TED | دعوني أحكي لكم قصة. |
| Efsaneler asla ölmez, dostum. Hikâyeni herkese anlatırım. | Open Subtitles | الأساطير لا تموت أبداً ، يا رجل سوف أحكي قصتك |
| Bazen biraz içtiğimde ki içmeyi severim bir olayı anlatırken biraz daha betimsel anlatırım. | Open Subtitles | أحيانا عندما أشرب وأنا أحب فعل ذلك أميل قليلا إلى الخروج عن الحقائق عندما أحكي قصّةً |
| Ben de tam kızlara nasıl dün akşam neredeyse gelecekteki eski karın olduğumu anlatıyordum. | Open Subtitles | كنت أحكي للفتيات كيف كدنا أن ننفصل الليلة الماضية |
| Ben de tam kızlara nasıl dün akşam neredeyse gelecekteki eski karın olduğumu anlatıyordum. | Open Subtitles | كنت أحكي للفتيات كيف كدنا أن ننفصل الليلة الماضية |
| Haydi bir film anlat. Kendini iyi hissedersin. | Open Subtitles | أحكي عن فيلم ما , و ستتحسن |
| Amanda Tanner'la nasıl, nerede ve hangi pozisyonlarda seviştiğimizin detaylarını mı anlatmamı istiyorsun? | Open Subtitles | أتريدين أن أحكي لكِ بالتفصيل كيف عاشرت أماندا تانر وأين؟ وفي أي وضع؟ |
| Evet, tüm ördek hikâyesini baştan sonra anlattım da nihayet tatmin edici bir sona ulaştı. | Open Subtitles | كنت أحكي لها قصة البطة كاملة والأن أصبح لها نهاية مرضية |
| Ekranında görebilmen için onları tarattıracağız. Hmm. Asla uyumlu olmayan iki aşık hakkında bir hikaye anlatmama izin verin. | Open Subtitles | سيكون علينا مسحها ضوئيا حتى تتمكن من رؤيتها على شاشتك اسمحوا لي أن أحكي لكم قصة |
| Aslında, zamanı geldi.Ben hikayemi anlatmalıyım.Ben kanserim. | Open Subtitles | في الواقع، فقد حان الوقت أحكي قصتي. عندي سرطان. |
| Ve anlatmak istediğime karar verdim,... ...bir hikaye anlatmak istiyordum... ...ama yinede kendi hikayelerimi anlatmak istiyordum. | TED | وقررت أنني أريد أن أسرد القصص، ولكن ما زلت أرغب في سرد القصص والحكايات كما أود أن أحكي لكم قصصي. |
| Dostum benim turneyi anlatmam gerekiyor. Sonra görüşürüz tamam mı? | Open Subtitles | يا صاح، عليّ أن أحكي لك كلّ مايخصّ الجولة |
| Hikayemi bir yabancıya anlatmaya ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لا يجب عليَّ أن أحكي تاريخ حياتي لرجل لا أعرفه. |
| Ve bu gece olmasa da, bu hikayeyi anlatırken defalarca kez ağladım. | Open Subtitles | وبكيت كثيراً وأنا أحكي القِصّة ربّمـــا لم أبكِ هــــــذه الـــليلة ولكنّي بكيت. |