| Evet, John D. Rockefeller'ın* havuz oğlanıyla yemek yiyeceğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعرف بأنني جالسٌ مع جون روكفلر لصنع أحواض السباحة. |
| Anladım ben seni, havuz temizliyorum diye, değil mi? | Open Subtitles | أنا أفهم, ذلك بسبب أنني أنظّف أحواض السباحة, أليس كذلك؟ |
| havuz, tenis kortu, hokey sahası ve diğer yerlere girmeleri yasak. | Open Subtitles | أحواض السباحة , ملاعب التنس صالات الهوكي وألعاب عشبية اخرى جميعها ممنوعة |
| Yani tüm dünyadaki tüm havuzlardan benimkini buldu. | Open Subtitles | بل أقصد من جميع أحواض السباحة حول العالم |
| Yüzme havuzları inşa ediyor. Bugün geç saate kadar dışarıda olacaktı. | Open Subtitles | إنه يعمل في بناء أحواض السباحة سيظل خارج المنزل طوال اليوم |
| Kumarhanelerde ve havuzlarda gerillalara müsamaha gösterilmeyecektir. | Open Subtitles | لن نسمح بوجود عصابات الثوار فى الكازينوهات أو أحواض السباحة |
| Bahçıvanları, hizmetçileri, havuz görevlilerini, çiçekçileri kontrol etmeliyiz. | Open Subtitles | علينا التحقق من الجنائنيين فرق تدبير شؤون المنازل، منظفي أحواض السباحة ومتاجر الزهور |
| Hizmetçileri, bahçıvanları, havuz temizlikçilerini, evlere erişebilen herkesi taradık. | Open Subtitles | ،دققنا في الخادمات، الجنائنيين منظفي أحواض السباحة أي شخص يمكنه الدخول إلى المنازل |
| Şehirdeki her havuz partisinde kendisine oda tutuyormuş. | Open Subtitles | لقد أستأجرت كابينات في جميع أحواض السباحة في كل المدينة |
| Çim ve havuz işinin sadece bu ikisinden ibaret olmadığını bilmeyen yoktur. | Open Subtitles | الجميع يعرف أعمال قص العشب و حوض السباحة إنه لا يتعلق بقص العشب و أحواض السباحة وحسب |
| havuz temizleme işin filan var, biliyorum ama üniversite sana uymasa da liseden mezun olman çok önemli. | Open Subtitles | أعلم أن لديك مشروعك لتنظيف أحواض السباحة وكل شيء، لكن حتى لو لم تكن الجامعة من إهتماماتك، ما زال مهماً أن تتخرج. |
| Şimdi havuz temizliyor. | Open Subtitles | والآن يعيش على تنظيف أحواض السباحة |
| Ben... havuz satıyorum. | Open Subtitles | أنا أبيعُ أحواض السباحة. |
| Müzisyen olacaktı, bu onun için zordu sonra da Toronto'da havuz temizleyicisi olarak çalıştı. | Open Subtitles | كان يريد أن يغدو موسيقياً ولكن كان ذلك صعب الإدراك إلى ذلك الحين كان مازال يعمل في تنظيف أحواض السباحة... في مدينة "تورنتو |
| - Evet, doğru. havuz. | Open Subtitles | -أجل، صحيح أحواض السباحة |
| - havuz riskli iş. | Open Subtitles | - أحواض السباحة أمر صعب . |
| Teşekkürler.havuzlardan ne kadar anlıyorsun, bu arada? | Open Subtitles | شكراً، كيف تعرف هذه الأمور عن أحواض السباحة على أية حال؟ |
| Sadece havuzlardan korkan biriyim. | Open Subtitles | أنا أخافُ من أحواض السباحة فحسب |
| Kafa karıştırıcı ve rahatsız edici bulduğun şeyin Yüzme havuzları olmadığına emin misin? | Open Subtitles | يبدو بأن الأمر التبس عليك، أليست أحواض السباحة |
| Yüzme havuzları inşa ediyor. | Open Subtitles | إنه يعمل في بناء أحواض السباحة |
| havuzlarda bombalar olmayacak. Bu şehir halka ait. | Open Subtitles | لن تكون هناك قنابل في أحواض السباحة هذة المدينة هي للشعب |