| Beni korkuttu, bana enerji verdi, ve sonra hırslı bir kişi haline geldim, hırslı bir vajina. | TED | لقد أخافتني ، و أمدتني بالنّشاط وبعد ذلك اصبحت أنسانة مقادة ، مقادة بالمهبل |
| Onu dışarı çıkardılar. Ama bu beni acaip korkuttu. | Open Subtitles | لقد اخرجوها لكنها أخافتني حتى الموت والآن منذ ذلك الوقت |
| Kendimi gelecekte gördüm intikamımı aldıktan sonraki halimi ve o kişi beni çok korkuttu. | Open Subtitles | رأيتُ نفسي، في المستقبل بعدما حصلتُ على إنتقامي وشخصيتي تلك، أخافتني جداً أدركتُ، أن ما قلته ليّ كان حقيقياً |
| Şu filler de ilk günden beri beni korkutuyor. Şunlardan kurtulmaya ne dersin? | Open Subtitles | وهذه الفيلة على موكبٍ قد أخافتني منذ اليوم الأوّل، لذا ما رأيكِ لو تخلّصنا من هذه فحسب؟ |
| Az önce Ödümü patlatmış olsa bile. | Open Subtitles | حتي مع أنها أخافتني للغاية الآن. |
| Ayrıca beni korkutarak buraya getirmek konuşmaya başlamak için iyi bir yol değil. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنها أخافتني لكي تأتي بي إلى هنا إنها ليست طريقة جيدة لبدء محادثة ، حسناً |
| Beni ölümüne korkuturdu. | Open Subtitles | أخافتني كثيرًا |
| Affedersin Caroline'mış. Beni çok korkuttu da. | Open Subtitles | أنا آسفة , أنها كارولين لقد أخافتني كثيراً |
| Söyleyiş tarzı beni korkuttu. | Open Subtitles | الطريقة التي قال بها ذلك أخافتني. |
| Özür dilerim, haklısın. Sadece bu dedikodu beni korkuttu biraz. | Open Subtitles | أنا أسفة , لكن الشائعة أخافتني |
| Özür dilerim ama daha çok konuyu çeviriyordum çünkü bazı soruların gerçekten beni korkuttu. | Open Subtitles | كنت أتحوّط فحسب، بعض أسئلتك أخافتني |
| Ve onun tavrı beni gerçekten korkuttu patron. | Open Subtitles | .وطريقه كلامه أخافتني كثيراً، يا سيدي |
| - Kız bir şekilde beni korkuttu, o yüzden sadece... sürdüm. | Open Subtitles | لقد أخافتني نوعاً ما، لذلك انطلقت فحسب |
| Beni çok korkuttu. O iyi. | Open Subtitles | لقد أخافتني حتي الموت. |
| Öyle bir hızla yaptı ki, beni korkuttu. | Open Subtitles | وهو وضعها بقوة كبيره أخافتني. |
| - Bakalım, şu ana kadar ben, 2 İspanyol kız ki biri beni biraz korkutuyor, yani evet. | Open Subtitles | دعيني أرى حتى الآن أنا و فتاتين إسبانيات واحدة منهم أخافتني إذاً نعم |
| Bu umut dolu anlar beni korkutuyor mu dersen elbette korkutuyor. | Open Subtitles | هل أخافتني تلك اللحظات المليئة بالأمل؟ |
| "Beni çok korkutuyor. Beni hiç yanlız bırakmıyor." | Open Subtitles | لقد غضب كثيراً لدرجةٍ أخافتني" "ولا يقبل أن يدعني وشأني |
| Aslında Ödümü koparıyor. | Open Subtitles | بالفحص الكامل لقد أخافتني بشدة |
| Ödümü kopardı. | Open Subtitles | لقد أخافتني وقمت بقتلها |
| Ayrıca beni korkutarak buraya getirmek konuşmaya başlamak için iyi bir yol değil. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنها أخافتني لكي تأتي بي إلى هنا إنها ليست طريقة جيدة لبدء محادثة ، حسناً |